Nevşehir Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürü Şahin Gürlek, çocuğun okul başarısında zeka ve yeteneğinin yanı sıra, çocuk-aile ve okul-aile ilişkilerinin güçlü olmasının etkili olduğunu belirtti.

Şahin Gürlek, her ailenin çocuğunun okul başarısının akranlarından daha fazla olması beklentisi içinde olduğunu belirtti. Çocuğun okul başarısının zekası ve yeteneği ile ölçülebileceğini kaydeden Gürlek, "Yeterli zeka potansiyeline sahip olmayan bir çocuğun başarılı olması elbetteki çok güç olacaktır.

Ancak, yeterli zeka potansiyeline ve yeteneklerine sahip olan birçok çocuğun da okul içinde istenilen başarıyı gösteremediği gözlemlenmektedir. Başarısızlığın arkasında yatan en önemli faktörlerden birisi çocuk-aile ve aile-okul ilişkilerinin zayıflığıdır. Öncelikli olarak çocuk, öğrenme ve bu alanda da başarma isteğini öncelikli bir şekilde ailede kazanır. Baba ve annesinden çocuğun görmüş olduğu ilgi ve sevgi onu doğal olarak öğrenmeye iter. Aileleri ile iyi ilişkiler içerisinde olan çocuk, onlar gibi bilgili, becerikli ve başarılı olmaya özenir'' dedi.

Çocuğun okuldaki başarılarının bazı kuralların yerine getirilmesi ile bağlantılı olduğunun yapılan bir dizi araştırmalarla ortaya konduğunu kaydeden Gürlek, başarıyı artıran yöntemleri şöyle sıraladı:

§          Anne, baba ve çocuk üçlemi, okul ortamıyla birlikte yürütülmeli. Bu düzeneğe çocuğun öğretmeninin de katılması ve sıcak ilişkiler içerisinde olunması yönündeki girişimler başarıyı artıracaktır.

§          Çocuklarınızın sorularına cevap verin. Bitmek bilmeyen sorularla sizleri belki usandırırlar, ama bundan çekinmeyin, bu durum soru üretme konumundaki çocuklarınıza uygun cevapları bulmasında yardımcı olur.

§          Çocuklarınızı başarılı hale getirmek için onlara sürekli olumsuzluklardan arınmış mesajlar iletmelisiniz. Bunu ortaya koyarken de gerçekçi olduğunuzu sürekli gösterin. 'Senin aklın ermez, bu işi kesinlikle yapamazsın', 'Nerede sen de o akıl ve fikir', 'Bu gidişle okuldan da kovulursun' gibi telkinler yerine, çocuğunuza 'Çocuğum sen bunu başarabilirsin, sen bu işi yaparsın' gibi mesajları ulaştırın.

§          Okul aile birliği toplantılarını kaçırmamaya özen gösterin.

§          Çocuklarınıza, 'Yaramazlık yapıyorsun, seni öğretmenine söyler, bir güzel dövdürtürüm' gibi sözler söylemekten kesinlikle sakının. Böyle bir yaklaşım çocuğun hem sizden ve hem de öğretmenden kopmasında önemli bir rol oynayacaktır.

§          Çocuğunuzun, sizin onun başarılı olacağına olan inancınızı bilmesi gerekir. Eğer, onun başarılı olamayacağını düşünürseniz, çocuğunuzda bu fikre kolaylıkla kapılabilir ve başarısızlık ortaya çıkar.

§          Çocuklarınızın kapasitesinin üzerinde bir hedefi kendiniz için belirlemeyin, bu çocukta kaygı ve endişeye neden olabilir. Bu da başarıyı olumsuz yönde etkiler. Yanlarında kavga edilmeyen huzurlu bir ailenin çocuğunun tüm dikkatini öğrenme noktasına oturtacağı gözlerden kaçmamalı. Aile sorunları ile kafası karışık hale gelen bir çocukta başarının köreldiğini aklınızdan çıkartmayın.