Sadece küçük bir gülümseydi
Küçük kız, hüzünlü bir yabancıya gülümsedi. Bu gülümseme, adamın kendini daha iyi hissetmesine neden oldu. Bu mutlu hava içinde, yakın geçmişte kendisine yardım eden bir dostuna teşekkür etmediği geldi aklına.
Kilo vermek isteyenlerin sıklıkla başvurduğu, en popüler egzersiz şekli yürüyüştür. Bazı insanlar sabah erken saatte kalkıp kendini sahildeki yürüyüş yollarına atar, kimisi de egzersiz aletleriyle spor yapar. Ancak her sabah yapacağınız bu yürüyüş rutin hale gelip biraz sıkıcı da olmaya başlayabilir.
Uyku problemleriniz mi var? Uykusuzluk ile diğer uyku problemlerini daha kolay atlatmanız için bazı şeylere dikkat etmeniz gerekiyor. Her sabah, öğlen ve akşamları yaptığınız birçok şey uyku kalitenizi etkileyebiliyor.
Vücudumuz sürekli hareket etme ihtiyacı içindedir. Yeteri kadar hareket edemediğimiz zaman organlar gerilemeye başlar ve zamanla hasarlar ortaya çıkar. Başta kalp-dolaşım olmak üzere vücudun tüm sistemleri bu durumdan etkilenir.
Acıbadem Kadıköy Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Şengül Sangu Talak, sebze ve meyvelerden yüksek oranda nasıl yarar sağlanabileceği ile ilgili püf noktalar verdi.
Vücudumuz, psikolojik problemlerin aynasıdır. Kendisini ifade edemeyen, sevincini, üzüntüsünü, sıkıntısını içine atanlar, zamanla depresyon, takıntı, kaygı bozukluğu gibi beden kimyasının bozulma durumuyla karşı karşıya kalabiliyor. Bu durum kendini yüzde çıkan sivilce ve yaralarla da gösterebiliyor. Sivilce ve yaraları yolma, psikoloji kaynaklı bir deri hastalığıdır.
Renklerin insan psikolojisin doğrudan etkilediği açık bir gerçek. Peki hangi renk, insanı nasıl bir duygular uyandırıyor? Evlerimizi dekore ederken hangi renkleri kullanmalıyız?
Nasihat etmek, uyarmak her zaman etkili olan bir davranış değildir. Özellikle arkadaşlık, vefakârlık, merhamet gibi değerleri çocuklara anlatmak zordur. Eğitimciler, filmlerle çocuklara bazı doğruları öğretebiliyor. Filmi, beraber analiz etmek sizi çözüme bir adım yaklaştırabilir.
Her insan hayatı boyunca mutlu olmak ve yaşamaktan zevk almak ister. Aslında bunu başarmak oldukça kolaydır. Önemli olan bunu nasıl yapacağınızı bilmek. Peki siz mutlu olmanın sırlarını biliyor musunuz?
Yapılan araştırmalar, mevsimin kış'tan bahara döndüğü dönemlerde her dört kişiden birinde halsizlik, uykusuzluk ve uyku düzensizliği gibi şikâyetler görüldüğünü ortaya koyuyor. Ayrıca iştahsızlık, kramplar, eklem ağrıları ve kadınlarda adet düzensizliği gibi rahatsızlıkları da oraya çıkabiliyor. Ayrıca bu rahatsızlıklar başta gastrit ve hipertansiyon olmak üzere kronikleşmiş diğer hastalıkları da tetikleyebiliyor.
Öfkelendiğimizde mantıksızca hareket etme, kendimizi ve sevdiklerimizi tehlikeye atma ihtimalimiz artıyor. Öfke insanı kontrol altına aldığında ise sonucu pişmanlık olan davranışlar ortaya çıkabiliyor. Bu nedenle öfkemizi kontrol altına almak için egzersiz yapmalı, sinirlendiğimizde ses, vücut dili ve sözlerimize daha dikkat etmeliyiz.
Uykusuz kalmak sizi hırçın, aksi yapabilir. Fakat aynı zamanda uykusuzluğun sizi hasta da yapabileceğini biliyor musunuz? Araştırmalar, yetersiz uyku ile obezite arasında bir bağlantı olduğunu gösteriyor. Obezite de tip 2 şeker hastalığına, yüksek kan basıncına ve hatta kalp hastalığına neden olabiliyor.
Teknoloji ilerledikçe hayatımızı kolaylaştırıyor. Buna bir itirazımız yok ancak gün içinde yapmamız gereken en önemli işlerimizi bile unutur olduk. Birçoğumuz hafızamızı dinç tutmakta zorlanıyoruz.
Öfkeli kişi öfkesini kimi zaman kontrolsüz bir şekilde dışa vuruyor; iletişim halinde olduğu kişilere ve kendine zarar veriyor. Kimi zaman, öfkesini içine atıyor, sıklıkla depresyon geçiriyor ve sorumluluklarını yerine getiremiyor. Doğru olanı ise öfkesini kontrol altına alabilmesi. Öfkesiz Kliniği; öfkeli kişilerde ortaya çıkan belirtilere psikolojik ve fizyolojik rahatsızlıklara sebep olmadan önce müdahale ediyor. Öfkesini kontrol altına alamayan kişilere danışmanlık hizmeti veriyor.
Özellikle çocukluk döneminde dik durmak çok önemlidir. Bu konuda anneniz en iyisini bilir, onun sık sık hatırlatması ile dik durmayı öğrenmeli ve kendinizi salmamalısınız.
Beslenme alışkanlıkları, hayatımızın önemli bir parçası. Duyguların etkisiyle yemeden içmeden kesilmek ya da tam tersi, tıka basa durmadan bir şeyler yemek, sağlığımızı tehdit ediyor.
Bilim adamları herhangi bir şakaya yahut komik bir olaya gülmenin içgüdüsel bir tepki, üzüldüğümüzde ağlamanın ise sonradan öğrenilmiş bir davranış olduğunu söylüyor.