Özellikle okulların yaz tatiline girmesi ile birlikte artan sünnet merasimlerinde yaşanan sıkıntılara dikkat çeken uzmanlar, aileleri çocuğun psikolojisini bozmamaları konusunda uyardı.

Özellikle hijyen konusuna dikkat çeken uzmanlar, daha çok belediyeler ve bazı kurumlar tarafından yapılan toplu sünnetlerden kaçınılması gerektiğini belirterek, bu tür toplu sünnetlerde hijyen ortamının yeteri kadar sağlanamayacağına dikkat çekti.

Bursa'da özellikle Klampla sünnet tekniğini yaygın olarak kullandığı için adı 'Boncuklu sünnetçi'ye çıkan sağlık memuru Kemal Uzun, sünnetle törenlerin birbirinden ayrılması gerektiğini belirterek, "Vatandaşlarımız sünnet yapıldıktan sonra sünnet düğünü ve törenini sonradan yaptırsınlar. Düğün sırasında sünnet uygun değil. Çünkü sünnet küçük bir cerrahi müdahale ve ameliyattır. Bunun gidişatı nasıl olacak kimse bilemez. Ayrıca sünnet çocuk psikolojisi açısından da zor dönemdir. Sünnette herkes çocuğun başında beklerse bu psikolojiyi olumsuz etkiler." dedi.

Çocukların sünnet için 0-2 yaş arası ve 6 yaşından sonrası döneminin sünnet için en uygun zaman olduğunun altını çizen Kemal Uzun, "Çocuklar psikolojik olarak 3 ve 6 yaşında sünnetten aşırı derecede olumsuz etkileniyor. Bu yaşlarda sünnet yapılmamasında fayda var." diye konuştu.

"KLAMP, SÜNNET ALETİ İLE GÜLE OYNAYA ERKEKLİĞE"

Klamp, tek kullanımlık sünnet aleti ile 'Sünnet bugün; oyun, banyo, okul, deniz hemen!' kolaylığında erkekliğe ilk adım atıldığını anlatan Kemal Uzun, bunun sünnette büyük bir kolaylık sağladığını ifade etti. Son yıllarda hızla gelişen tıp teknolojisiyle birlikte sünnet konusunda da kolaylık getiren metotların ortaya çıktığını vurgulayan Uzun, klamp tekniğinin de bunlardan biri olduğunu söyledi.

Bu teknikte kanama olmadığı ve dikişe gereksinim duyulmadığı gibi, ayrıca steril, tek kullanımlık aletler olması nedeniyle son derece hijyenik olduğunu anlatan Uzun, bu yöntemi Bursa'da da yaygın olarak kullandığını kaydetti. Uzun, "Çocuk klampla sünnet olduktan hemen sonra günlük kıyafetlerini giyerek ayağa kalkabiliyor, gezebiliyor, oyun oynayabiliyor, banyo yapabiliyor, hatta kısıtlı olmakla birlikte denize veya havuza girebiliyor. Bu durumu 'Sünnet bugün; oyun, banyo, okul, deniz hemen!' diye özetleyebiliriz." dedi.

2 yıldır bu tekniği uyguladığını belirten Kemal Uzun sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu teknik 2000 yılından beri Türkiye'de uygulanıyor. Bursa ise 2 yıldır kullanıyorum. Sünnette aileler özellikle kesim sonrası kan akışı ve dikiş atılmasından korkuyor. Bu teknik sayesinde endişe ortadan kalkıyor, bende rahatça işimi yapıyorum. Ayrıca ben boncuk takacağımı söylediğim ve bu izlenimi verdiğim için adım boncukçu sünnetçiye çıktı." şeklinde sözlerini tamamladı.