Her yemekte aynı şey? Ya yemek istemiyor ya da yemeği beğenmeyip mızmızlanıyor. Beslenme konusu ebeveynlerin yumuşak karnı.

Elbette ki çocuğun gelişimi için beslenme hayati öneme sahip; ama üzerinde dikkatle durulması gereken bir konu da çocuğun duygusal beslenmesi. Organik sebepli olmayan beslenme problemlerinin birçoğu psikolojik kökenli.

Toplumsal bir refleksle çocuğu iyi beslenen ailelerde anne-babalar daha mutlu ve iyi anne-babalığın bir termometresi olarak görülür. Eğer çocuk iyi yiyorsa her şey iyidir; ama az yiyorsa her şey kötü gidiyordur. Yemek yeme duygusal rahatlamadan ve ferahlamadan daha önde geliyor. Sözgelimi vakit ayırıp onunla oynamayan, yeterli ilgi ve sevgiyi göremeyen çocuklar, beslenme konusundaki inatçılığıyla aşırı koruyucu annesini cezalandırıyor, ilgisiz babanın dikkatini üzerine çekmeyi başarıyorsa o zaman beslenme konusu çocukların yetişkinlere karşı kullandığı bir silah olabiliyor. Birçok ebeveyn ise çocuğunun yemek yemesi için ona yalvarmak, zor kullanmak, ödüller vaat ederek rüşvet vermek durumunda kalıyor. Örnek olarak yemeği yemesi için ısrar edilen "Yersen şeker vereceğim ya da yersen seni parka götüreceğim, yemezsen seni canavarlar yer?" gibi hatalı yaklaşımlar, çocuğun yemeğe karşı olumsuz tutum geliştirmesine sebep olmakta ve yemek yememe veya 'iştahsızlık' dediğimiz durum ortaya çıkmaktadır.

İyi bir beslenme kültürü oluşturabilmek için aileler neler yapabilir?

Çocuğun fizyolojik beslenmesi gibi duygusal beslenmesi de önemlidir. Çocuğunuzun duygusal beslenmesi için gerekli olan ilgi, şefkat, onay, şartsız kabul vb. gibi duygusal beslenmesini sağlayacağı ortamı bir daha gözden geçirin. Sözgelimi çocuk sadece yemek konusunda annesinin fazla ilgisini fark ediyorsa, her yemekte oyun, ödül veya masal gibi beklentiler içine girer, yemek seçer.

İştah çocuktan çocuğa farklılık gösterir. 1. yaşın sonunda ve 2. yılda büyüme hızındaki azalmaya bağlı olarak kalori ihtiyacı azalır. Bazı yiyeceklere karşı çocukta geçici ilgi azlığı görülebilir.

Yemek zamanı neşeli geçmelidir. Yemekte aile bireyleriyle hep beraber olun. Zayıflama kompleksiyle masaya ailenizle birlikte oturmuyorsanız iyi bir beslenme kültürü için model olmada sıkıntılarınız var demektir.

Yemeğin sunumu, çocukların oturduğu sandalyenin konumu, yüksekliği, rahatlığı, masaya uzaklığı çocuğun beslenmesini etkileyen faktörler. Beslenirken merakını artırın ve farklı damak zevkleri sunun. Tatsız, zevksiz bulamaç türü şeylerle çocuğunuzun damak zevkini köreltmeyin.

Aile bireylerinin yemek seçmesi ve nimete karşı şükrü çocuktaki beslenme kültürüne temel oluşturur.

Abur cubur kültürünü ortadan kaldırın. Özellikle okullardaki cips, kola, çikolata türü dengesiz beslenmeler obeziteyi de beraberinde getirmektedir.

Çocuğunuz az yediğinde ona güç kullanmayın ve çocuğa olan sevginizin veya çocuğunuzun size olan sevgisinin göstergesi olarak yemek yeme şartını getirmeyin.