Bilgi sınırı olmayan bir denizdir.

Bilgi dileyense denizlere dalan bir dalgıçtır.

Mevlana

 

Öğrenci Seçme Sınavı nasıl bir sınavdır? Genel olarak neyi ölçmektedir? ?Sınava çok çalıştığımız? halde neden bazı soruları yapmakta zorlanırız? Soruların kolay ya da zor diye nitelendirilmesinin sınavın öğrencide ölçtüğü bilgi düzeyiyle bir ilgisi var mıdır? Bu sorular  bu bölümde cevaplayacağımız sorulardır. Soruların ölçtüğü bilgi düzeylerini kavramak, bir öğrencinin ?Ben neden başarılı olamıyorum?? sorusuna cevap bulmasını sağlaması bakımından önemlidir.

Bilgi düzeyleriyle ilgili aşağıda verilenler, soruların hangi düzeydeki bilgileri ölçtüğünü görebilmeniz için anlatılmıştır. Bu süreçlerin, dolayısıyla soruların, mantığını genel olarak bilmeniz bazı soruların neden çok basit ve kolay olduğunu, bazılarının da neden daha zor ve karmaşık olduğunu kavramanızı sağlayacaktır. Bilgi düzeylerinin daha iyi anlaşılması için örnek sorular da eklenmiştir. Bu soruların birçoğu çıkmış ÖSS sorularıdır.

Öğrenci Seçme Sınavı'nın Ölçtüğü Bilgi Düzeyleri

Öğrenci Seçme Sınavı'nda sorulan soruların ölçtüğü bilgi düzeyleri birbirinden farklılık göstermektedir. Çok basit düzeyde bir sorudan tutun da ?seçici, eleyici? dediğimiz sorulara varana kadar bu böyledir. Bu bilgi düzeyleri, ezberlenmiş bilginin hatırlanmasıyla başlayıp, kavrama, uygulama, analiz, sentez ve değerlendirme becerisini ölçen düzeye kadar çıkabilmektedir.

Bilgi basamağından değerlendirme basamağına doğru çıkıldıkça ölçülen bilgi düzeyi karmaşıklaşır ve öğrenilip geliştirilmesi de daha uzun ve yoğun bir çabayı gerektirir.

Çalışmaya ve öğrenmeye başladıkça o konuyla ilgili daha ileri bir bilgi seviyesine ulaşabilecek ve daha zor soruları yapmaya hazır hissedeceksiniz kendinizi. Öğrenmeyi çok katlı bir bina gibi düşünebilirsiniz. Katlara çıkabilmek için öncelikle binaya girmeniz ve ilk kata çıkmanız gerekir. İlk kata çıkmadan ikinci kata, ikinci kata çıkmadan üçüncü kata, üçüncü kata çıkmadan dördüncü kata çıkmanız zor olacaktır. İşte öğrenmede tıpkı bunun gibi bir yapıya sahiptir. Bazı bilgiler vardır birinci katı çıkmanın anahtarıdır; onunla dördüncü ya da beşinci kata çıkamazsınız. Yapmanız gereken şey birinci katı çıktıktan sonra daha sonraki katlar için gerekli öğrenmeleri yapmaktır.

Belleğinizdeki bilgiler arttıkça, o konuyla ilgili, daha zor ve karmaşık soruları yapmaya hazır olacak ve her öğrenme basamağında, bilmediklerinizi, önceki bilgilerinizle yorumlamanız mümkün olacaktır.

ÖSS'de sorulan bazı soruların ?seçici, eleyici? olmasının mantığı da ölçtüğü bilgi düzeyinin daha üst sıralarda olmasından gelmektedir. Şimdi gelin ÖSS'deki soruların ölçtüğü bilgi basamaklarını birlikte inceleyelim. ÖSS'deki soruların ölçmeyi hedeflediği bilgi basamakları altıya ayrılmaktadır:

1. Basamak: Bilgi Düzeyi

 Bilgi düzeyi, daha ileri düzeydeki bilgileri kavrama ve özümseme açısından temel oluşturma niteliği görmektedir. Bu düzeydeki soruların öğrenciden beklediği, bilgilerin öğrenildiği biçimiyle hatırlanması ya da tanınmasıdır. Başka bir ifadeyle, bu düzeyde adayın hatırlama gücü ölçülür. Bu tür bilgilerin (terimler, tanımlar, olaylar, olgular, ilkeler, formüller, kuramlar v.b.) hatırlanabilmesi için ezberlenmesi gereklidir. Hatırlama gücünü ölçen bir soruda istenen bilgi, derste ya da ders kitabında geçen haliyle sorulur ve öğrencinin kendisinden herhangi bir şey katması beklenmez. Örneğin bir tanımın hatırlanıp hatırlanmadığı yoklanmak isteniyorsa, öğrencinin ilgili tanımdan başka bir şeyi hatırlaması beklenmez. İlk basamaktaki bilgiler, sonraki basamaklara temel teşkil etmektedir. Bu yüzden öğrenilmesi de zorunludur.

 

Örnek Soru 1:

Aşağıdakilerden hangisinin oluşumunda iç kuvvetler etkili olmuştur?

A.      Pamukkale travertenlerinin

B.      Kapıdağ Yarımadası'nın

C.      Toros Dağları'nın

D.      Bafra Ovası'nın

E.       Ürgüp yöresindeki peribacalarının

 

Örnek Soru 2:

Aşağıdakilerden hangisi Anadolu'da kurulan ilk Türk beyliklerinin özelliklerinden biri değildir?

A.      Büyük Selçuklular tarafından yıkılmaları

B.      Malazgirt Savaşı'nın kazanılmasından sonra kurulmaları

C.      Anadolu'nun bayındır hale getirilmesinde etkili olmaları

D.      Egemen oldukları bölgelerde İslamiyet'i yaymaya çalışmaları

E.       Kurdukları yerleşim yerlerine Türkçe isimler vermeleri ve Anadolu'yu Türkleştirmeye çalışmaları        

Bu türden soruların soru kökü, genellikle bir soru cümlesinden oluşur. Herhangi bir düşünce, durum, sorun bulunmaz. Buradaki amaç, yukarıda da bahsedildiği gibi, öğrencilerin hatırlama gücünü ölçmektir. Ancak ÖSS'de bilgi (ezber) düzeyindeki soruların sayısı azdır. Dolayısıyla ezberlemek başarıyı beraberinde getirmemektedir.

 

2. Basamak: Kavrama Düzeyi

Bilgi düzeyindeki sorular bir konunun anlamadan ziyade ezberlenmesine dayanmaktaydı. Oysa kavrama becerisini ölçen bir soruda, bilginin derste ya da ders kitabındaki haliyle öğrenilmesi öğrencinin işine yaramaz. Kavrama basamağında öğrenciden istenen; bilgiyi farklı bir biçimde ifade etmesi ya da farklı şekillerde ifade edilen bilgileri tanıması, dönüştürmesidir. Bu tür sorularda öğrenci soruyu çözebilmek için kendisinden bir şeyler katmalıdır.

Kavrama basamağındaki sorular üç alt sınıfa ayrılmaktadır:

a-  Çevirme:

Kavrama basamağının ilk alt basamağı olan çevirmede, sözel bir ifadenin yine sözel bir ifadeye ya da sembole, grafiğe; bir sembolün ya da grafiğin sözel bir ifadeye çevrilmesi istenebilir. Hatta grafik ya da sembolün yine bir grafik ya da sembole çevrilmesi de istenebilmektedir. Bu tür sorularda çevirisi yapılan ile çevrilen eşdeğer niteliktedir.

 

Örnek Soru 3:

Ne yanar kimse bana ateş-i dilden özge

Ne açar kimse kapım bad-ı sabadan gayrı

Bu beytin düz yazıya en iyi çevrilmiş hali aşağıdakilerden hangisidir?

A) Kapımı açan sabah rüzgârı gönlümün ateşini söndüremez.

B) Gönlümün ateşini sabah rüzgârı kadar söndürecek hiçbir şey yoktur.

C) Bana gönlümün ateşinden başka yanan bulunmaz ve kapımı açan sabah rüzgârıdır.

D) Sabah rüzgârı, her gün ilk kez kapımı çalar ve gönlümün ateşini söndürür.

E) Sabah rüzgârından başka kapımı açan yok ve gönlümün ateşi bana aittir.

 

Örnek Soru 4:

Durkheim, ?Toplumsal olaylar, tıpkı bir eşya gibi ele alınmalıdır.? demekle aşağıdakilerden hangisini belirtmek istemiştir?

A) Ortaya çıkışları bakımından, fiziksel olaylarla toplumsal olaylar arasında fark yoktur.

B) Toplumsal olaylarla fiziksel olaylar, sonuçları itibariyle aynıdır.

C) Toplumsal olayların gözlemiyle fiziksel olayların gözlemi aynıdır.

D) Toplumsal olayların fiziksel nedenlere bağlı olduğu unutulmamalıdır.

E) Toplumsal olayların gözlenmesinde, ön yargılardan arınık olunmalıdır.

 

b- Yorumlama:

Kavrama basamağının ikinci alt basamağında ise ?yorumlama? becerisini ölçen sorular bulunmaktadır. Çevirmeden daha üst bir bilgi düzeyi gerektiren yorumlamada, öğrenciden istenen şey bir sorudaki anlamın daha açık bir şekilde ifade edilmesidir. Bir paragrafın açıklanması, özetlenmesi ya da paragraftaki bilgiler arasındaki ilişkilerin bulunması bu basamakta hedeflenen amaçlardandır.

Örnek Soru 5:

Bir yönetmenimiz şöyle diyor: ?Gerçek bir film, ayakkabının içine kaçan bir taşa benzemelidir.?

Bu cümlede, filmle ilgili olarak belirtilmek istenen aşağıdakilerden hangisidir?

A) Bir durumu eleştirel yaklaşımla ele alıp olumlu ve olumsuz yönleriyle yansıtmalıdır.

B) İnsanı ve toplumu tedirgin eden sorunlar üzerinde bizi düşünmeye zorlamalıdır.

C) İnsanın duygu dünyasını etkileyecek nitelikte olmalıdır.

D) İzleyenlerin, yaşamı daha iyi tanımasına olanak sağlamalıdır.

E) Değişik yollara başvurarak izleyicilerin ilgisini kamçılamalıdır.

 

c- Öteleme:

Kavrama basamağının üçüncü alt sınıfında ?öteleme? becerisini ölçen sorular sorulmaktadır. Bu basamaktaki sorularda öğrencinin gözlenen olaylardan hareketle gözlenmemiş olaylar hakkında bir yargıya varması istenir. Bu tip soruların doğru olarak yanıtlanabilmesi için soruda verilen bilgilerin yorumlanabilecek kadar iyi öğrenilmesi gereklidir.

Öteleme becerisini ölçen sorularda öğrenciden, verilen bilgilerden hareketle (--- ile sembolize edilen) boşluk doldurması ya da doğru bir genellemeye ulaşması istenir. Bu tür sorularda doğru cevap niteliği taşıyan seçenek, diğerlerine göre doğru cevap olma olasılığı daha yüksek olan bir yargıdır. Çünkü bu sorular kesinlikten uzak, varsayıma dayanan sorulardır. Örnek olarak 2006 ÖSS Türkçe testinin 24. sorusunu verebiliriz.

 

Örnek Soru 6:

Çocukken beni en çok etkileyen kitaplar Michael Strogoff, Küçük Prens ve Pıtırcık dizisi olmuştur. Bunlar çocuğun düş gücünü geliştiren kitaplardır. Örneğin küçükken Jules Verne'in romanlarını okumuş bir bilgisayar mühendisiyle okumamış olan, birbirinden ayrılır; çünkü okuyan daha yaratıcıdır. Ayrıca, edebiyat öğretmenlerinin karşı çıkmasına karşın, çocukken bizi gözyaşlarına boğan bir yazarımızın kitaplarından da tat aldığımı söylemek isterim. Çünkü biz fark etmesek de o kitaplar, aslında duygusal eğitimimizin bir parçasıydı. Bize acımayı, ağlamayı öğretmişti onlar. ----. Bu, kötü bir şey.

Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Şimdiki çocuklar bunları tatmadan, yaşamadan yetişiyor

B) Yaşamda insanı insan kılan böyle olaylarla karşılaşacağımızı düşünüyorduk

C) Böylece duygularımızı yansıtmayı öğreniyorduk

D) O zaman öğretmenlerimizin yanılmadığını anlamıştık

E) Çocukların duygularına aşırı ölçüde yüklenmiştir bu kitaplar

 

3. Basamak: Uygulama Düzeyi

 Uygulama basamağındaki sorular, öğrencinin daha önceden öğrendiği bir bilgiyi yeni durumlara uygulayıp uygulayamadığını ölçen sorulardır. Öğrenci bilginin anlamını kavradığını göstermekle kalmamalı, bilgiyi kendisi için yeni olan durumlara da uygulayabilmelidir. Yeni durumla kastedilen şey ise kavram, genelleme, ilke ya da teoriler arasındaki bağlantıları görebilmedir.

Bu düzeydeki bir davranışı öğrencinin gösterebilmesi için, öncelikle soruda karşısına çıkan bu yeni durumu tanıması gereklidir. Ondan sonrada bu yeni durumun hangi ilke, kavram ya da teori ile ilişkisinin olduğunu anlamaya çalışmalıdır.

Sık sık öğrencilere yeni ve özgün sorular çözmeleri tavsiye edilir. Bunun temelinde yatan sebep şudur: Öğrencinin çözdüğü bir soru özgün bir soru değilse ya da derste öğretmen tarafından daha önceden benzeri çözülmüş bir soru tipi ise öğrencideki uygulama becerisi ölçülmüş olmamaktadır. Eğer öğrenci sınavda bu sorunun benzeri çıkmış ve doğru sonuca ulaşmışsa sorunun öğrencide ölçtüğü beceri uygulama becerisi değil, tanıma ve hatırlamayı ölçen bilgi basamağıdır. Bu yüzden ÖSS'ye hazırlanan bir aday, uygulama becerisini ölçen sorulara karşı hazırlıklı olmalı ve farklı türden soru tiplerini de çözmelidir.

Bunu daha iyi anlamak için aşağıdaki soruları yukarıdaki bilgilerin ışığında gözden geçiriniz.

Örnek Soru 7:

1 den büyük asal olmayan bir tamsayının rakamlarının toplamı, sayı asal çarpanlarına ayrılarak yazıldığında, bu yazılışta bulunan tüm asal sayıların rakamlarının toplamına eşit oluyorsa bu tür sayılara Smith sayısı adı verilir.

Örneğin, 728 sayısı asal çarpanlarına

728 = 2 ? 2 ? 2 ? 7 ? 13

biçiminde ayrılır. 7 + 2 + 8 = 2 + 2 + 2 + 7+1+ 3 olduğundan 728 bir Smith sayısıdır.

Bu tanıma göre, aşağıdakilerden hangisi bir Smith sayısı değildir?

A) 4                  B) 21                C) 22                D) 27                E) 121

 

Örnek Soru 8:

Derslerinde başarısız olan bir öğrencinin ?Hayatta başarılı olmak için okulda başarılı olmak şart değildir.? demesi aşağıdaki savunma mekanizmalarından hangisine örnektir?

A) Yansıtma        B) Bastırma      C) Ödünleme     D) Bahane Bulma          E) Yön değiştirme

 

Örnek Soru 9:

Kaman civarına bahar gelince

Yıkılır ovadan yörük çadırları,

Yücesinde pare pare duman tutmuş

Düldül Dağ'ın yaylasında mekân kurulur.

Hoş gelmişsin ilkbahar!

Nisan ayı içinde donanır dağlar,

Donanır yeşilinden, alından

Bu dizelerde aşağıdaki şiir türlerinden hangisine özgü nitelikler ağır basmaktadır?

A) Lirik    B) Pastoral                  C) Epik     D) Didaktik                E) Dramatik

 

4. Basamak: Analiz Düzeyi

Analiz basamağı bir bilgi bütününün parçalarına ayrılarak, bu öğeler arasındaki ilişkilerin birbirinden ayrılmasıdır. Gerçekten de bazı sorularda olgusal bir gerçek, gizli olan ya da açıkça belirtilmemiş bir sayıltı, yazarın bir olaya bakış açısını ve kendi düşüncesini desteklemek için gösterdiği kanıtlar v.b. bilgi parçaları bulunabilir. Eğer soruda bahsedilen bilgi parçalarını ve bunlar arasındaki ilişkileri göremezseniz, sorulan soruları anlamakta ve doğru cevabı bulmakta zorlanırsınız.

Analiz gücünü ölçen sorular üç alt sınıfa ayrılmaktadır:

a- Bir bilgi bütününü öğelerine ayırma:

Bu basamaktaki sorularla bir bütünü parçalarına ayırmanız ve bunlara anlam vermeniz istenir. Böylece, örneğin bir paragrafta, verilen bilgi bütününü oluşturan öğeleri birbirinden ayırıp ayıramadığınız ölçülür.

 

Örnek Soru 10:

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yan cümlecik temel cümleciğin belirtili nesnesidir?

A.      Havaların düzelmesini dört gözle bekliyorlarmış.

B.      Sonunda, istedikleri gibi güzel ve ucuz bir eve taşınmışlar.

C.      Toplantı salonunda bir köşeye çekilip uzun uzun konuşmuşlardı.

D.      Okullar açılınca yine Ankara'ya geleceklermiş.

E.       Tatillerinin bir bölümünü yaylada geçirmeye karar vermişler.

 

b- Bir bilgi bütününün parçaları arasındaki ilişkilerin analizi

Bu grupta ise öğeler arasındaki ilişkiler, neden-sonuç ilişkileri sorulmaktadır. Bu türden sorularda sizden istenen bir bilgi bütününün parçaları arasında tutarlılık olup olmadığını tespit etmeniz ve bu öğelerin bütünü oluşturan genel anlam ya da fikirle ilgili olup olmadığını bulmanızdır.

 

Örnek Soru 11:

Aşağıdakilerin hangisinde verilen I. Çözeltiyle II. çözelti eşit hacimlerde karıştırıldığında, oluşan çözeltinin pH si 7 olur?

(Oluşan çözeltinin hacmi, karıştırılan çözeltilerin hacimlerinin toplamına eşittir.)

   I. çözelti                                       II. çözelti

A) pOH = 1                               [H+] = 1x 10 -13 M

B) pH = 2                                 [H+] = 1x 10 -2 M

C) pH = 13                                [H-] = 1x 10 -1 M

D) pH = 4                                 pH = 10

E) pH = 3                                 pOH = 11

 

c- Örgütleme ilkelerinin analizi

Bu basamakta, bir bilgi bütününün dayandığı birtakım temel ilkelerin (örneğin bir yazarın amacının, görüşünün, yorumunun ya da bir hipotezin, genellemenin) ortaya çıkarılması istenir.

Bu tür bilgi düzeyini ölçen sorularda, daha ziyade tümdengelimsel düşünme önem kazanmaktadır.

5. Basamak: Sentez Düzeyi

Sentez gücünü ölçen sorularda, belli bir amaç için uygun olan parçaları uygun olmayanlardan ayırarak bir bütün oluşturma becerisi ölçülmektedir. ÖSS'de sentez gücünü ölçen sorular da sorulmakta ve sizden dağınık ya da karmaşık bir biçimde verilmiş bilgi parçalarını anlamlı bir bütün oluşturacak şekilde bir araya getirmeniz istenmektedir.

Örnek Soru 12:

I. O zamanki koşullar içinde pek çoklarımızca, hatta olacak iş de değildi, bir ütopya idi.

II. Kurulu düzeni tümüyle gökten inmiş bir değişmez bütün olarak bilen ve ona karşı gelmeyi rüyasında görse hayra yormayan kişilerden, her iki dünyanın sorunları üzerinde düşünebilen özgür insanlar yaratmak kolay iş değildir.

III. Biliyordu ki, onun eksikleri, sefaleti, acizliği, kişilikten yoksunluğu kulaktan dolma bilgilerine körü körüne bağlılığından ileri geliyordu.

IV. Ulusuna güveni vardı ve bu güveni hiçbir zaman sarsılmamıştı.

V. Oysa Atatürk, insan aklının zaferine inanıyordu.

Dil ve düşünce bütünlüğü bakımından anlamlı bir paragraf oluşturabilmek için yukarıdaki cümleler nasıl sıralanmalıdır?

A) I-III-II-V-IV             B) II-I-V-IV-III 

C) II-V-IV-III-I             D) I-II-V-IV-III

E) V-IV-III-I-II

Bu tür soruları rahatça çözebilmeniz için verilen bilgi parçalarının biçim ve içerik yönünden birbirleriyle olan bağlantılarını hedef alan sorular çözmeniz gereklidir.

6. Basamak: Değerlendirme Düzeyi

Değerlendirme, belirli bir amaç için, belirli ölçütler yardımıyla soruda verilenlerin yargılanmasıdır. Değerlendirme kapsamına giren soruların bazıları bir bilgi bütününün ?tutarlılığını, mantıksal doğruluğunu? ölçerken (bunlar iç ölçütler olarak tanımlanırlar) bazıları da verilen birden çok düşünce arasında ?karşılaştırma yaparak anlamca birbirine yakın ya da birbirini destekleyen, tamamlayan? (bunlar dış ölçütler olarak tanımlanırlar.) seçenekleri bulmanız istenir.

Bu tür soruların en önemli özelliklerinden birisi değerlendirme yapabilmek için bir ölçüt sunmasıdır. Değerlendirme becerisini ölçen soruları doğru olarak yapabilmek için bilgi, kavrama, uygulama, analiz, sentez becerileri geliştirilmelidir.

 

Örnek Soru 13:

I. Bazen bir insan yüzü, bir olay, bir konuşma, bir doğa parçası yıllar önce okuduğum öykülere götürür beni.

II. Bir öykücünün belleğinde iz bırakan, sessiz bir anıya dönüşen her şey, zamanı geldiğinde yazarını yazmaya zorlar.

III. Öyle öyküler vardır ki ilk okuyuşumda bende bıraktığı izlenimler nedeniyle onu, bir dostu özler gibi özler, zaman zaman onunla birlikte olmak isterim.

IV. Küçük bir ayrıntı, belki bir çocuğun bakışı, bir kedinin kamburunu çıkarıp yazarın ayağına sürtünmesi, öyküde etkileyici öğeler olarak karşımıza çıkar.

V. Yazarları etkileyen, konu sandığında beklemeye bırakılan nice olaylar, durumlar bir süre sonra öyküleştirilmeyi ister.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangileri anlamca birbirine en yakındır?

A) I. ve III.       B) II. ve IV.      C) II. ve V.       D) III. ve IV.     E) IV. ve V.