Karşı komşuların bile birbirini tanımadığı apartmanlarda anne, baba ve 1-2 çocuktan ibaret çekirdek ailelerin en yakın akrabalarıyla bile görüşmesi için, düğün veya cenaze gibi çok önemli sebeplerin olması gerekiyor. Aksi halde kimsenin birbirini ziyaret etmeye fırsatı yok. Oysa büyük şehirlerde bile istedikten sonra ayda bir de olsa buluşmanın mümkün olduğunu ispat eden aileler de var. Ordulu Hakkı Kırış dedenin İstanbul'da yaşayan çocukları ve torunları geçmişlerinin ruhuna Kur'an okumak, yaşayanların selameti için dua etmek amacıyla her ay içlerinden bir ailenin evinde toplanıyor. Şehrin bir ucundan öbür ucuna Dudullu'dan Beylikdüzü'ne uzanan buluşma günleri, dedeleri torunlarla, eltileri görümcelerle kavuşturuyor ve 4 kuşağı bir araya getiriyor. Ailenin büyüğü Hakkı Kırış 1992'de, eşi Hanife nine de 2002'de vefat etmiş. Onların ardından 3 kız, 2 erkek evlatları, eşleri, damat ve gelinleriyle birlikte 'hem büyüklerini rahmetle anmak hem de aile bağlarını daha sıkı tutmak için' buluşma kararı almışlar. Halen Ordu'da bulunan 2 kardeşin haricinde İstanbul'da bulunan 7'den 70'e herkes (en az 30 kişi), her ayın son pazar günü hastalık, sınav vs. gibi çok önemli bir mazereti olmadığı takdirde aile toplantısına mutlaka katılıyor. Ay boyunca cüzler halinde dağıtılıp okunan bir hatimin duası yapıldıktan sonra sıra isim isim dua etmeye geliyor. Mustafa Çalışan, orada bulunan bulunmayan herkesi, ailelerini ve atalarını anarak hayır dualarına dahil ediyor.

Toplantılar kaynaşma sağlıyor

Şu anda ailenin en büyüğü olan Necati Yüce, daha önceden de birbirini seven sayan bir aile olmalarına rağmen çok sık görüşemediklerini, hatim günlerine başlayalı aile arasındaki muhabbet bağlarının daha da kuvvetlendiğini söylüyor. Necati dede "Bir insan için hayatı güzel yaşamak kadar öldükten sonra hayır dualarla anılmak da önemlidir. 7 sene önce ayda bir geçmişimize rahmet okuyalım diye niyet ettik. Bugüne kadar devam ettirdik. İnşallah bizden sonra bizim evlatlarımız ve torunlarımız da aynı şekilde devam eder de dualarından biz de nasipleniriz." diyor. Aile arasında ciddi kırgınlık, küskünlük olmadığı için toplantılar bir sorun çözme ortamından çok kaynaşma, muhabbet etme imkânı sunuyor. Bazen maddi sıkıntısı olanlara topluca destek olma kararı alınıyor.

İstanbul İlim ve Kültür Vakfı icra kurulu üyesi ve Necati dedenin damadı Mustafa Çalışan, yaşlıların ve çocukların bulunduğu kalabalık meclislerde isim isim yapılan sesli duanın maddi manevi huzur getirdiğini belirtiyor. Çalışan, toplantıların ailedeki tesirlerini şöyle anlatıyor: "İstanbul şartlarında insanlar yoğun iş mesaisi ve hayat mücadelesi içinde birbirlerinden kopuk yaşıyor. Herkes yaşam mücadelesi içinde. Hatim toplantıları sayesinde ailemizle bir araya gelerek adeta taze nefes alıyoruz. Çocukların zihinlerinde, kulaklarında, gönüllerinde dinledikleri Kur'an, iman hakikatleri ve sohbetler yerleşiyor. Birlikte namaz kılmanın, dua etmenin, amin demenin lezzetini tadıyorlar. Onların, büyüklerini tanıması, sayması, sevmesi, aile terbiyesi alması, birbirine saygı, sevgi göstermesi böyle meclislerde bir araya gelmekle mümkün."

Kardeşlerin bile birbirine kırıldığı, menfaat paylaşımları yüzünden düşman kesildiği günümüzün menfaat dünyasında aileye dışarıdan katılan gelinler damatlar ile birlikte böyle bir muhabbet ortamı kurulabiliyor. Şehrin kalabalığı, iş telaşı, mesafelerin uzaklığı muhabbete, görüşmeye ve birbirine dua etmeye engel değil. Yeter ki kalpler iyilik ve güzellikten yana olsun.