National Geographic KIDS dergisi her ay 'Bunu Dene' başlığı altında resimler yayımlıyor. Bu resimler sihirli... Çünkü bu resimlerdeki toplar havada asılı duruyor, aslında orada olmayan şeyler görünüyor, hatta bazıları hareket bile edebiliyor...

 

The Great Book of Optical Illusions (Görsel Yanılsamalar Büyük Kitabı)'ın yazarı Al Seckel tarafından hazırlanan 'sihirli şekiller' zihnimizin bize nasıl oyunlar oynayabileceğini gösteriyor.

 

UÇAN TOPLARI İZLE
Ne yapacaksın?
Her iki çizimde de dama desenli şeklin üzerinde görünen topların pozisyonlarına dikkat edin. Üstteki çizimde toplar dama desenli şeklin üstünde duruyorlar. Alttaki çizimde ise toplardan üçü sanki havada asılı kalmış gibi. Yeniden, dikkatlice bak! Aslında iki şekilde de toplar oldukları yerdeler. Değişen sadece gölgelerin yeri.

 

FRASER HELEZONU
Ne yapacaksın?
Aşağıdaki şekle dikkatle bak bakalım. Herhalde bir helezon (sarmal) gördün. ?imdi şeklin yarısını bir parça kağıtla kapat. Aslında bir helezon görmemişsin, öyle değil mi? ?eklin yarısını kağıtla kapattığında, ortak merkezli dairelere, yani tek bir merkezi paylaşan ama birbiriyle bağlantısı olmayan dairelere bakıyorsun.

Neler oluyor?
Buna 'Fraser Helezonu' adı veriliyor. Bu helezonu araştıran bilim adamları, beynimizin pembe, mavi ve beyaz kutuların düz kenarlarını yanlış yorumladığını düşünüyor. Nasıl mı? Beynimiz, şekildeki renkli kutuların kenarlarını düz değil, kıvrımlı olarak algılıyor. Bu da helezon gördüğümüzü düşünmemize neden oluyor. Beynimiz, gördüğümüz şeyleri, bir dizi hızlı adımla işleme koyuyor. Bu yanılsama belki de ilk adımlardan birinde, beynimiz kenarların nerede olduğunu anlamaya çalışırken meydana geliyor.

 

SİHİRLİ KALBİ GÖRÜYOR MUSUNUZ?
Ne yapacaksın?
Aşağıdaki kalbin ortasındaki noktaya 30 saniye boyunca sabit bir şekilde bakın. Sonra da beyaz bir kağıda bakın. Kağıdın üzerinde mavimsi bir çerçevesi olan soluk kırmızı bir kalp belirecek.

 

Neler oluyor?
Buna 'takip eden etki' adı veriliyor. Sabit bir şekilde kalbe bakmak, gözlerinde bulunan ve ışığa tepki veren hücreleri fazlaca uyarıyor. Bu alıcı hücreler, görme uyarısını veren ışığı emiyorlar. Bu yüzden sen gözlerini resimden uzaklaştırdıktan sonra bile, beynin hala onunla ilgili mesajlar almaya devam ediyor. Senin sonradan gördüklerine tamamlayıcı renkler adı veriliyor. Kırmızı ve mavi, yeşil ve sarının tamamlayıcı renkleridir.
       

KIRMIZI MI YE?İL Mİ?
Aşağıdaki her kelimenin rengini çok hızlı bir şekilde söylemeye çalış. Örneğin 'kırmızı' kelimesinin rengi için 'yeşil' demen gerekiyor. Kafan mı karıştı? Büyük olasılıkla!

Neler oluyor?
Uzmanlar pek emin değiller. Ama beynimizin nesneleri, yazılmış oldukları renklerle algıladığını söylüyorlar. Yani, eğer 'kırmızı' kelimesi yeşil renkte yazılmışsa, beyin onu 'yeşil' olarak algılıyor.
Pek çok insan renkleri görebiliyor. Ama bilim adamları hayvanlar için aynı şeyi düşünmüyor. Eğer bir hayvan renkli bir bedene sahipse, o hayvan türü renkleri tanıyor olabilir. Bu da çok mantıklı aslında. Çünkü hayvanlar karşı cinsi kendilerine çekmek için renkleri kullanabiliyorlar.

 

TURUNCU KARE VAR MI?
Ne yapacaksın?
Aşağıdaki şeklin tam ortasında turuncu bir kare görüyor musun? Aslında ortada bir kare yok! Ortadaki alan da beyaz. Sadece dairelerin
bazı kısımları turuncu, o kadar.

Neler oluyor?
Beyin bir görüntüyü rengi, biçimi ve boyutuyla bir bütün olarak yorumlar. Bir rengi de onu çevreleyen şekille birlikte algılar. Bu yüzden de birbirinin tıpatıp aynısı olan renkler, etraflarında ne olduğuna bağlı olarak farklı şekillerde yorumlanabilir. Bu sayfadaki beyazın bir bölümü o yüzden turuncu gibi görünüyor. Turuncu, beyazın bir kısmını çevreliyor ve beyin bu rengi beyaz üzerine yayıyor'.



A?A?IYA MI KAYIYOR?
Ne yapacaksın?
Bu sayfanın sarı renkli bölümlerine dikkatlice bakın. Ortadaki şekilli bölüme direkt bakmıyor olsan bile, yine de onu görüyorsun, değil mi? Merkezdeki şekiller sanki aşağı kayıyormuş gibi görünmeli.

Neler oluyor?
Bilim adamları bu yanılsamaya neyin neden olduğundan emin değil. Ama uzmanlar küçük renk değişikliklerinin beyni aldattığını söylüyorlar. Bu sayede beyin durağan bir şeklin hareket ettiğini sanabiliyor. Bu yanılsama imgelem bilimcisi Akiyoshu Kitaoka tarafından keşfedilmiş. Adına 'algısal kayma' deniyor. Çünkü beyin, şeklin bazı kısımlarını kayıyor gibi algılıyor.