Kapınızdaki problemlerin çözümü için birçok örnekte sıra dışı bir bağlama yapmak işe yarıyor. Örneğin; ilkokul öğrencilerine ders çalıştırmak için onların sevdikleri çizgi romanlar alınabilir. Bu çizgi romanların konuşma balonlarının içi beyaza boyanabilir. Daha sonra ders konularının içerikleri, kahramanların konuşmalarına yazılabilir. Diyelim ki, Dalton kardeşlerden Avarel sorar: 'Kaç mevsim var, Joe?' Joe cevap verir: '4 mevsim var. Sonbahar, kış, bahar ve yaz mevsimleri.' Bu tür bir ders çalışma kitabı birçok çocuğun çok hoşuna gidebilir. Problemin çözülmesi için de sıra dışı bir bağlama yapılmış; Red Kit isimli çizgi roman ile ilkokul ders içeriği bir araya getirilmiştir.

McDonald biraderler, ünlü McDonald's restoranlarını kurarken, servis hızını artırmak istiyorlardı. Bunun için de çok basit bir şey yaptılar. Garsonlu servis sistemini ortadan kaldırarak self-servis sistemini geliştirdiler.

Kahvaltı ederken koca bir ekmeği alıp yemeyiz. Bir parça keser ya da koparır; onu bir katıkla birleştirerek yeriz.

Ev taşınmalarında hizmet veren nakliye şirketleri, üst katlardan eşyaları indirmekte zorlanırlar. İnsan gücüyle koca divanları, vitrinleri sağa sola çarpmadan dört beş kat indirmek zordur. Bu problemi çözmek için bina içindeki asansör fikriyle, eşya taşımasını birleştirmişlerdir. Nakliyeciler, binaların dışına portatif bir asansör kurarak eşyaları son derece basit ve hızlı bir şekilde yorulmadan indirebilmektedir.

Bu örnekleri incelediğimizde, problemleri çözmek için problem çözenlerin odaklandığını görürüz.

Çocuklara ders çalıştırmak için çizgi romanlara odaklanılmıştır. Çizgi romanlar, diğer romanlardan ayrılarak bir ders çalışma malzemesi olarak ele alınmıştır. Bu uygulamayı yapacak anne-baba ya da öğretmen, bir çizgi romanın özel bir sayısını diğer tüm sayılardan ayırmıştır. Öğretmek için seçtiği içerik de diğer tüm içeriklerden ayrıldıktan sonra çizgi romanın konuşma balonlarına bağlanmıştır.

McDonald's şirketi servis hızını artırmak için servis sürecindeki unsurları incelemiş, birine odaklamış ve ardından da onu servis sürecinden ayırmıştır.

Kahvaltı ederken ekmeğe odaklanırız; ardından daha küçük bir parçaya odaklanırız; onu keser ya da koparır ayırırız; ardından da başka bir katıkla bağlayarak kendi amacımıza uygun bir lezzete dönüştürürüz.

Nakliye şirketleri ise taşıma performanslarını geliştirmek için asansör fikrini ayırmış ve ona odaklanmıştır. Portatif asansörleri binaların dışına bağlamayı başararak taşıma performanslarını geliştirmişlerdir.

Bir problemle karşılaştığımız zaman kendimize sorabileceğimiz iyi bir soru, 'Ben bu problemi oluşturan unsurların hangisine odaklanayım?' sorusu olabilir. Ardından da 'Acaba bu unsurlardan hangisini bütünden ayırsam ve onu ne ile birleştirsem?' diye sorabiliriz. Bu soruların cevabını bulduğumuz zaman problemimiz çözülmüş olabilir.

Örneğin dosyalama bilgisine sahip olmayan insanlar, evdeki evrakların hepsini aynı dosyaya koyarlar. Sonra 'Garanti belgesi nerdeydi, elektrik makbuzu nerdeydi?' deyip aranır dururlar. Aradığımız belgelere rahat erişebilmek için konulara odaklanmak ve evrakları konularına göre ayırarak birleştirmek gerekir.