Gençlik çağı bireyin birçok değişiklikle başa çıktığı bir dönem. Gençte görülen değişiklikler hem gencin kendisini tanımakta zorluk çekmesine hem de ailelerin, "Bu delikanlıya, bu genç kıza ne oluyor? Acaba bir problem mi var?" diye endişelenmesine yol açıyor.

Gençlerin ergenlikte yaşadığı sorunlar çoğu zaman kalıcı etki bırakmaz. Ama, kaygınız yüksekse ve detaylara takılıp kalıyorsanız sorunlar kalıcı olur.

Gerçekten bazen problemler kalıcı olsa da genellikle problem zannedilen durumlar hiçbir kalıcı etki bırakmadan kaybolup gider. Bu noktada; hiç dış görünüşüyle ilgilenmeyen bir genç ayna karşısında dakikalarca vakit geçirebilir. Çok sosyal bir genç çok sevdiği misafirlerin yanına gelip hoş geldin demeye çekinebilir. İnsanların küçük takılmalarına, şakalarına alınabilir. Ailesine bağlı bir genç her gün odasına kapanıp saatlerce müzik dinleyebilir. Kitap okumaktan hiç hoşlanmayan bir genç kitaplara düşkün hale gelebilir. Kitap okumayı çok seven bir genç fazla kitap okumayıp arkadaşlarına fazla yönelebilir. Bütün bu yoğunlaşmalar belli bir zaman diliminde görülüp kaybolursa endişe edecek bir şey olmayıp gencin bütüne ulaşmak için detaylara hakimiyetini sağlamaktadır. Önemli olan gencin herhangi bir gelişim aşamasına takılıp kalmamasıdır. Mesela fizikî görünüme önem verme döneminde komplekse girip fizikî görünümünde eksiklik algısı (önemli bir fizikî eksikliği) olduğu düşüncesiyle ruh sağlığını kaybetmemesi veya kendisini başkalarına göre çok güzel veya yakışıklı görmek ve buna çok önem vermek gibi üstünlük kompleksine kapılmamasıdır.

Kişi kendi eksikliğinin ne kadar farkında ise değişim o kadar sağlıklı olmaktadır. Bu iç odaklı ve dış odaklı şeklinde iki türlü olabilir. Kişi kendisini ya kendi inanç ve değerler sistemine ya da sosyal çevre ve başka insanların beklenti ve değerlendirmelerine göre değerlendirir. Kişinin sosyal ve bireysel benlik farkındalıkları birlikte dengeli bir şekilde gerçekleşirse; kişi hem başka insanlarla ilişkilerini sağlıklı bir şekilde sürdürüp topluma uyum sağlayabilir hem de başkalarını taklit etmeden özümsediği değerlere göre iyi ve güzele ulaşabilir.

Kişinin şu anda içinde bulunduğu durumla kişilik gelişiminde ulaşmak istediği nokta açısından ne kadar çok fark varsa kaygı düzeyi de o kadar yükselir. Bu kaygı ölçülü olduğunda yararlıyken aşırı iken kişilik gelişimini olumsuz şekilde etkiler. Mesela bir an önce çok fazla kitap okuyup bilgi ve kültürünü artırmak isteyen genç, kaygıdan dolayı okuduğunu anlayamayacak hale gelebilir. Daha fazla arkadaş edinmek isteyen kişi yine kaygıdan dolayı arkadaşları arasında daha çekingen hale gelip bu durum başka nedenlerle de birleşerek "sosyal fobi"ye dönüşebilir.

Halbuki insan belli bir zaman diliminde kendisini düzenleyebilmesi için sınırlı miktarda bir enerjiye sahiptir. Bu sebeple iki farklı konuda kişilik gelişimi bir arada kolay değildir. Kişi acele etmediği ve kendisine zaman tanıdığı takdirde her iki alışkanlığı da kazanır.

Kişisel değişim ve gelişim için dikkat edilecek hususlar

Detaylara takılmamaya ve mükemmeliyetçi olmamaya çalışın.

Kişiliğinizin olumlu yönlerini görmeye çalışın. Bu, kişinin kendisine güvenini artırır.

Aşağılık kompleksine kapılmadan eksikliklerinizin farkına varın.

Başkalarını suçlamadan, kişilik gelişimini olumsuz etkileyen nedenleri görün.

Pozitif enerjinizi artıracak şekilde iç konuşmalar yapın, gerçekçi hedefler belirleyin.

Herkesin yaşadığı şartlar farklıdır, kendinizi başkalarıyla kıyaslamayın.

Kişiliğinizi geliştirmek için güzel davranışları kendinize örnek alın.

Kendinizi ihmal etmeyin ve yeterli zaman ayırmaya özen gösterin.

Hedeflediğiniz değişiklik için gösterdiğiniz ilerlemeyi gerçekçi bir şekilde değerlendirin.