Sosyal ortamlar, alkol bağımlılığına itmemeli

Ailenin ya da yakınların alkol alması, çocuğun arkadaşlarının alkol kullanması, gençlerin de daha kolay alkole başlamasına sebep oluyor. Ebeveyni çalışan tek çocuklu aileler, ciddi aile içi sorunları olan ya da boşanmış çiftlerin çocukları alkol kullanmaya daha meyilli. Sınır konulmayan varlıklı ailelerin, sorunlar yaşayan dar gelirli ailelerin çocukları da risk altında.

Aileler, çocuklarını alkol ve benzeri maddelerden koruma noktasında birinci derecede sorumludur. Eğer aile içinde alkol kullanılıyorsa gençlerin alkolle tanışması da muhtemeldir. Gençleri bekleyen ikinci tehlike ise aile dışındaki sosyal çevrenin alkol alıyor olmasıdır.

Çocukluk yıllarında bilhassa altı yaşından önce alkollü içki içmek, kişinin gençlik ve yetişkinlikte alkol almaya daha yatkın olmasında etkili olur. Bu sebeple anne-babaların çocuklarına örnek olabilecek kişilerle iletişimlerine dikkat etmeleri gerekir. Anne-babalarıyla daha fazla birlikte olabilen, kardeşleri olan çocuklar, alkol ve diğer bağımlılık yapan maddelerden daha fazla korunurlar.

Aile içinde belli dönemlerde sorunlar yaşayan ailenin çocukları, bu sıkıntılı anlarda sorunları olan çocuklarla arkadaşlık etmeye daha meyilli olur. Bu çocuklar tarafından daha çok anlaşıldığını hissetmesiyle birlikte sağlıksız ortamlarda bulunmaya başlayabilir. Çocukların alkole başlaması noktasında çalışan ve tek çocuk sahibi anne-babalar ile boşanmış ve ciddi aile içi iletişim sorunu olan anne-babaların daha bilinçli olması gerekir. Sorunları olan anne-babalar, hem kendilerinin hem de çocuklarının yalnızlık duygusuna kapılmaması konusunda daha dikkatli olmalı, yakın aile ortamından ve sosyal ortamdan kopmamaya çalışmalı.

Çocuk ve gençlerle geçirilen zamanın kalitesi de önemlidir. Çok çocuklu ve dar gelirli aileler, yaşadıkları sıkıntıların getirdiği stresle baş edemediklerinden ve çocukla kaliteli zaman geçiremediklerinden, gençler olumsuz sosyal çevrenin daha çok etkisinde kalmaya başlar. Bu da alkol ve bağımlılık yapan maddelere karşı daha korunmasız bir durum ortaya çıkarır. Dar gelirli ailelerin çocukları ihtiyaçlarının karşılanamadığından, varlıklı ailelerin çocukları da bu konuda sınır konulamamasından ve anne-babaların çok meşgul olmasından dolayı olumsuz sosyal çevre şartlarından daha fazla etkilenir. Varlıklı ve dar gelirli ailelere göre orta gelirli ailelerin çocukları biraz daha avantajlı durumdadır.

Anne-babalar, çocuklarının arkadaşlarını iyi tanımaya önem vermelidir. Madde kullanımında arkadaş çevresinin etkileri diğer bütün sebepler kadar güçlüdür. Ebeveynlerin çocuklarının arkadaşlarını tanıması, sigara, içki ve alkol kullanımını azaltması noktasında önemli bir unsurdur. Anne-babalar çocuklarıyla geçirdikleri vakitte onlarla sohbetlerinde, hayatın anlamını, aklı ve bedeni korumanın önemini vurgulamalı. Arkadaş edinmenin önemini, arkadaşta hangi özellikleri arayacaklarını, arkadaşla dostun farkını iyi anlamalarını sağlamalıdır. Akşamları geç saatlere kadar dışarıda olan çocuklar, alkol bağımlılığı gibi zararlı alışkanlıklara daha çok yatkındır. Anne-babalar, çocuk ve gençlere spor, kültürel ve sanatsal aktiviteler içinde olmaları için ortam sağlamalıdır.