Sınavlara hazırlık sürecinde ve sınav zamanlarında öğrenciler gergin olur. Sevgiye, şefkate, merhamete her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyar.

Aile, sınav zamanında öğrenciye karşı daha anlayışlı olmalı, onu anlamaya çalışmalıdır. Onun yaşadığı gerginliği artırmaktan çekinmelidir. Ailesinin desteğini hisseden öğrenci, sınavlarda daha başarılı olmaktadır. Ailenin öğrenciye sınav zamanında yeterince ve doğru rehberlik yapabilmesi için öğrenciyle arasındaki iletişim en üst düzeyde olmalıdır. Ailenin öğrenciyle sağlıklı iletişim kurabilmesi için de doğru sözcükleri seçmesi, doğru davranışlar içinde olması gerekir.

Öğrenciyle ilgili beklentilerin özellikle sınav öncesinde çokça tekrarlanması, öğrenci tarafından değişik şekillerde yorumlanabilir. Beklentilerin sıkça ifade edilmesi sonrasında öğrenci "Başarılı olursam ailemin bana olan sevgisi artar." düşüncesine kapılırsa, bu düşünce onu gerilime sokar. Sınav başarısı, öğrenci tarafından ailesinin sevgisini hak etmek için bir önkoşul olarak algılanmamalıdır. Aile, öğrencinin böyle düşünmesine veya hissetmesine yol açabilecek davranışlardan uzak durmalıdır. Öğrenciyi her koşulda seveceğini ona söylemelidir. "Sen bizim evladımızsın. Seni seviyoruz ve hep seveceğiz." şeklinde açıklamalar yaparak öğrenciyi rahatlatmalıdır. Böyle bir yaklaşım, sınav öncesinde öğrencinin kendine güvenini artıracaktır. Öğrenci, ailesinin sevgisini kazanmak için özel bir gayret sarf etmek zorunda kalmayacağını anladığı için kaygılanmayacaktır. Bu rahatlama, öğrencinin sınavda daha iyi performans göstermesini sağlayacaktır. Sınavlar önemlidir. Her aile kendi çocuğunun sınavları kazanmasını ister, bekler. Ancak bu süreçte çocuğu kaybetme tehlikesi de vardır. Öğrenci, ailesinin sınavlara kendisinden daha fazla önem verdiğini hissederse, öğrenci kaybedilmeye başlanmış demektir. Bu durumda aile öğrenciyle iletişimini artırmalı, ona olan sevgisini daha belirgin şekillerde ifade etmeye çalışmalıdır. Onunla ilgilenmeli, daha fazla zaman geçirmeye dikkat etmelidir. Sorunlarını dinlemeli, problemlerin çözümü konusunda ona rehberlik yapmalıdır.

Sınavlar sadece birer fırsattır. Bu fırsatların bir şekilde telafisi vardır. Aile, öğrenciye sınavın bir ölüm-kalım meselesi olmadığını, yararlanılması gereken bir fırsat olduğunu, bu fırsat kaçırılsa bile hayatta başka fırsatların onu beklediğini, bir kapı kapanırsa başka bir kapının açılacağını anlatmalıdır. Önemli olan, ailenin elinden gelen imkanları öğrencinin istifadesine sunmasıdır. Öğrencinin de iyi niyetle ve elinden geldiğince bu imkanları sınavlara hazırlık adına değerlendirmesidir. Bundan sonrası, ne ailenin ne de öğrencinin sorumluluğundadır. Gerisi nasiptir. Sorumluluklar yerine getirildikten sonra, sonuç ne olursa olsun "Hayırlısı buymuş" şeklinde düşünülmesi, en doğru ve makul olan davranış biçimidir.