İyi karneye az ödül, kötü karneye çok teselli verin

Eğitim-öğretim yılı dün sona erdi. Öğrenciler karne heyecanı yaşarken, en büyük sıkıntıyı zayıf dolu karneler oluşturuyor.

Çocuklar için sevinç ve endişenin bir arada yaşandığı bugünlerde onlarla daha çok ilgilenmek, sevinç ve üzüntülerini paylaşıp şefkatle yaklaşmak gerekiyor. Karne kâbusu yüzünden her yıl intiharların olduğu ve çocuklarda çeşitli ruhsal bozuklukların baş gösterdiği ülkemizde, ebeveynlerin iyi veya kötü karne getiren çocuklarına karşı dozu ayarlanmış ve çocuğunu anlamaya dönük bir iletişim sağlamaları önem arz ediyor. Çocuğun başarısını ve yeteneğini değerlendirmede nihai bir belge olmayan karne notlarını çok fazla ciddiye alarak çocuğu yargılamak, onda tamiri mümkün olmayan yaralar açabilir. Oysa bu tatilde çocuğunuzun dinlenip eğlenmeye, zayıf derslerini görüp kendini toparlamaya ihtiyacı var. Onun daha keyifli ve verimli bir tatil geçirmesini sağlamak ise sizin elinizde. İster kırık notlarla, isterse yıldızlı pekiyilerle dolu bir karne getirsin, anne-baba olarak ona sevgi ve şefkatinizi göstermeye devam etmelisiniz.

Çocuğunuz başarılı veya kırık notlarla dolu bir karneyi çekinerek size uzatsa da, onu kucaklayın ve sevginizi gösterin. İyi karneye hediye verdiğiniz gibi kötü karneye de teselli hediyesi verin. Bu hediyenin derslere olan motive gücünün, surat asıp onu azarlamaktan daha etkili olduğunu göreceksiniz.

Kötü karne getiren çocuğunuza asla bağırmayın, suçlamayın. Onu tehdit etmekten, eleştirip emir vermekten ve ona lakap takmaktan kaçının. Bağırma, dövme ve cezalandırma gibi onur kırıcı davranışlardan kesinlikle uzak durun. Birçok insanın yaptığı hataların en başında gelen kıyaslama yöntemini yapmayın. Arkadaşının karnesinin başarılı olduğunu söyleyip çocuğunuzu arkadaşıyla kıyaslamak, aşağılayarak onunla alay etmek son derece yanlış bir davranıştır. Bunun yerine anlayışla yaklaşıp onunla arkadaş gibi konuşarak üzülmemesi gerektiğini ve bir sonraki yıl düzeltme fırsatının olduğunu söyleyin. Başarısız olduğu dersleri nasıl düzeltebileceği noktasında çözüm üretin ve bunu birlikte yapın. Çocuğunuzu tatilde ders çalışması için zorlamayın. Oyun, eğlence, dinlenme haklarına saygı gösterin ve buna yönelik planlar yapın. Sinema, tiyatro, şehir gezisi, hayvanat bahçesi, yürüyüş, piknik gibi çocuğunuzun hoşuna gidecek faaliyetleri birlikte gerçekleştirin.

?Ne de olsa tatil' diye vaktini boşa harcayan çocuklarınızın zamanını düzene koyun. Aksi takdirde okul açıldığında uyum sağlamakta zorlanacaktır. Televizyonu çok izlemesine, bilgisayarda saatlerce oyun oynamasına ve internette vakit geçirmesine izin vermeyin. Bunlar yerine alternatif şeyler bulun, hoşuna gidebilecek kitaplar hediye edin ve onları okumalarını sağlayın.

Çocuğunuzla birlikte evdeki kullanılmış düğme, konserve kutusu, boncuk, ilaç kutuları gibi malzemelerden el becerileri yapabilirsiniz. Çocuğunuzun okulda öğrendiği veya sizin bildiğiniz fen bilgisi deneylerini yapmak da onun oldukça hoşuna gidecektir.

Daha serbest bir hayat düzenine geçen çocuğunuzu başarısız olduğu durumlarda da sevdiğinizi göstermek ve ona güvendiğinizi hissettirmek onu motive edecek ve sizden aldığı güçle kısa zamanda başarıyı yakalayacaktır.

Tatilde çocuğa ders çalıştırmalı mıyım? Eğer çalışacaksa bunun dozu ne olmalıdır?

Çocuğu fazla sıkmak ve hak ettiği bir tatili görmezlikten gelmek yanlış bir davranıştır. Ama onu fazla serbest bırakıp tembelliğe de alıştırmamak gerekir. Başarısız dersleriyle ilgili sıkıcı olmayan bir çalışma programını uygulayabilirsiniz.

Bütün ders notları yüksek olan çocuğuma istediği hediyeyi almam doğru mu?

Çocuğunuz başarılı olduğu için onu motive edecek hediyeler almanız yerinde bir davranıştır. Ama maddi gücünüzü aşan hediyeler almanız gerekmiyor. Büyük ve pahalı hediyelerle çocuğu şımartmaktan da uzak durmak gerekir.