Bir zamanlar itibarlı olan meslekler günümüzde de önemini koruyor. Bununla birlikte geçmişin gözde meslekleriyle geleceğin gözbebeği olan meslekler bir arada yaşayacak ve onların da ortak paydası uzmanlaşma olacak. Yeni mesleklerin ortaya çıkmasında gelişmiş olan ülkeler önemli rol oynuyor. Elbette ABD bu  konuda başı çekiyor. ABD’nin 2000 yılında yaptığı yatırımlar, mühendisliliğin birçok farklı alanda ortaya çıkacağının sinyalini veriyordu. Yapılacak yatırımları altı alanda toplamak mümkün. Malzeme sentezi ve üretimi, taşımacılık, bilişim ve iletişim, bioteknoloji, mekatronik, hukuk, enerji sistemleri ve üretimi gibi alanlar dikkati çekiyor.

Mühendislik ön plana çıkacak

Önümüzdeki yıllarda makine, bilgisayar, malzeme, endüstri, çevre ve kimya gibi mühendislik alanlarının ön plana çıkması bekleniyor. Ayrıca işletme, fiyatlandırma uzmanlığı, promosyon analistleri, kalite mühendisleri, marka araştırmacıları aranan mesleklerden olmaya aday. Teknolojik değişiminin meslekler üzerinde belirgin etkisini yapılan araştırmalar gösteriyor. Ancak çağımız meslekleri tek bir eğitimden değil birçok eğitimin birleşiminden ve yaşam boyu eğitimden geçiyor. Bu da öğrencilerin üniversite eğitimini akademik gelişim, düşünce yapısında değişim ve küresel bakış kazanmasını zorunlu hale getiriyor. Bir karşılaştırma yapacak olursak, 1995-1996’da tercih edilen meslekler: Endüstri mühendisliği, bilgisayar mühendisliği, tıp, elektrik elektronik  mühendisliği, makine mühendisliği, inşaat mühendisliği, hukuk, işletme, uluslararası ilişkiler, kamu yönetimi, kimya mühendisliği, maliye, gazetecilik.

Tıbbın yıldızı yine parlayacak

2004-2005-2006’da en fazla tercih edilen bölümler: Tıp, moleküler biyoloji ve  genetik, elektronik ve haberleşme mühendisliği, telekomünikasyon mühendisliği, mekatronik mühendisliği, yazılım mühendisliği, enformasyon teknolojileri enformatik, imalat mühendisliği, kontrol mühendisliği, hukuk, diş hekimliği, yönetim bilişim sistemleri, enerji sistemleri mühendisliği, ekonomi, psikoloji rehberlik ve psikolojik danışmanlık, fizik tedavi ve rehabilitasyon, reklamcılık, iletişim, iletişim sanatları. Gelecekte tıp ve tıbbi bilimlerin yıldızı parlamaya devam edecek.

Nöroşirurji (beyin cerrahisi) geleceğin ilgi gören mesleklerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Bunun gerekçesi ise stres, depresyon, melankoli gibi rahatsızlıkların kaynağının beyinden kaynaklı olmasıdır. Aynı zamanda kanserin nedenini araştıracak olan onkologlar, hastalıkların kaynağını araştıracak olan genetikçiler gelecekte aranan meslek gruplarından olacaktır. Zorlaşan hayat şartları altında ezilen insanlar için psikiyatrisiler aranan meslek insanları olacaktır. İşte geleceğin bazı meslekleri:

Tasarım ve üretim uzmanlığı

Üniversitelerin elektronik mühendisliği bölümlerindeki lisans eğitiminin üçüncü yılından sonra mikro elektronik bölümü seçiliyor. Tüm  devre tasarımı, iyon ekme tekniği konularında lisansüstü eğitimi yapılıyor. TÜBİTAK ve üniversitelerin dışında Türkiye’deki çalışma alanları kısıtlıdır. Ancak dünya ülkelerine baktığımızda önü oldukça açık bir işkolu olarak karşımıza çıkıyor. Bu alanda eğitim alan Türk mühendisleri yurt dışında cazip koşullarda çalışıyorlar.

Sermaye piyasası uzmanı

Bir ülkedeki menkul kıymetleri, yabancı yatırımcılara pazarlayan sermaye piyasası uzmanları, ülkeye finansman sağlıyor. Hem keyifli hem de milli yanı ağır basan bir meslek olarak tanımlanıyor. Dikkatli bir çalışma süreci gerektiriyor. İktisat ve işletmeyle birlikte muhasebe, finans, pazarlama ve diğer sosyal bilgiler dallarında alınacak eğitimler çok önemli oluyor. Türkiye’de sadece bir tane lisans seviyesinde bölüm var.

Uluslararası ilişkiler

Bu bölümde uzmanlar yetiştirilir. Uluslararası sistemin tarihi, geçirdiği evreler, sistemin ekonomik, siyasi, hukuksal yapısı ve işleyişi, uluslararası sistemi oluşturan devletlerin birbirleriyle olan ilişkileri ve Türkiye’nin bu sistem içindeki yeri ve ilişkileri konularında eğitim ve araştırma yapılır. Diplomatlık, mezuniyetin sonrasında kişinin elde edeceği kariyerdir. Ayrıca Dışişleri Bakanlığı, Maliye, Kültür ve Turizm Bakanlığı gibi devlet kurumlarıyla uluslararası kuruluşlar, kamu iktisadi kuruluşları, uluslararası bankalar, özel şirketler ve çeşitli kitle haberleşme kuruluşlarında çalışma imkanına sahip olunuyor.

Çevre biyoteknolojisi

Konusundaki lisans eğitiminin yanı sıra tarım ve ziraat mühendisleri de bu alana geçiş yapabiliyor. Ancak meslek içi eğitimler ve konuyla ilgili lisans eğitimi almaları gerekiyor. Türkiye’de biyoteknoloji alanında faaliyet gösteren şirket sayısının fazla olmaması mesleğin ülkemizde yaygınlaşmasını engelliyor. Bu mesleğe ilgi giderek artıyor. Geliştirilen ürünler için alınan patentler, bu işi yapanlara yüksek kazanç sağlıyor.