Dünyaca ünlü sunucu Amerikalı Oprah Winfrey'in "Evliliğimi kurtaran adam" dediği Dr. Harville Hendrix Türkiye'de. Evliliğin sırrını ülkemiz psikologlarına anlatmak için gelen Hendrix ile konuğu olduğu Evlilik Terapileri Enstitüsü'nde görüştük. İmego adını verdiği ve 20'den fazla ülkede 1600 psikolog tarafından uygulanan 'çift terapisi yöntemini' anlatan Hendrix'in ilişkiler ve ebeveynlik üzerine 11 kitabı bulunuyor. Türkçeye "Hak Ettiğiniz Aşkı Yaşayın" adıyla çevrilen kitabı 17 kez en çok satan kitap oldu. 60 dile çevrildi. Trajı toplam 3 milyon. Oprah Winfrey, Hendrix'i konuk ettiği programları sebebiyle meşhur televizyon ödülleri Emmy'de "en büyük sosyal kurtarıcı" ödülü aldı.

Hendrix, eğitim için bile olsa başka ülkelere gitmeyi pek tercih etmiyor. Türkiye'ye ise Evlilik Terapileri Enstitüsü'nün çalışmalarından dolayı gelmek istemiş. Enstitü'nün Florya'daki merkezinde, teras katta Türk çayı içerek sohbet ettiğimiz Hendrix'e göre evliliğin sırrı iyi insan olmakta saklı.

Amerika'da evlenen 100 kişiden 66'sı boşanıyor. Bu rakam İngiltere'de 50, Japonya'da 33. Modern dünyada evlilikler neden yürümüyor?

Çünkü kültür size bireyselliği kodluyor, evlilik ise çift olmayı. Bir geçiş dönemindeyiz. Bugün davranış kalıpları değişiyor ama bu davranış kalıplarının yerini başka bir şey almıyor. Evlilik ortadan kalksa onun yerine var olacak bir şey yok. Amerika'da şu an çiftlerin yüzde 50'si geleneksel evlilik içindeler, diğer yüzde 50'si daha deneysel bir ilişkideler. Birlikte yaşamak gibi. Bu da yanıltıcı bir kaosa sebep oluyor. Günümüzdeki evlilikler yavaş yavaş erkekle kadın arasındaki farklılığı yücelten, 'kadın evde oturur erkek ekmek kazanır' görüşünden çok, ikisinin eşit bir noktaya geldiği bilinçli birlikteliğe doğru gidiyor. Ve bu sadece evlilik bazında değil, birçok şeyde bütün ayrımların ortadan kalkması olarak nitelendiriyor.

Önümüzdeki 40-50 yıl içinde ilişkiler, evlilikler evrim geçirecek. Evlilikler karşılıklı iki rakibin birbiriyle çarpışmasından çıkıp, iki insanın birbiriyle ilişki kurması haline gelecek. Bu aslında kültürü tetikleyecek bir şey. İnsanların daha üst bir bilinç seviyesine ulaşmasını sağlayacak. Evlilikler, bu bilinç seviyesine gelindiğinde zaten insanların istediği şey olacak. Çünkü evlilik güven vericidir, iyileştiricidir ve sığınılacak bir limandır.

Bu evliliklerin süresi ne olacak?

Sonsuza kadar. Bir kere o birliktelik oluştuktan sonra hep devam edecek. Çiftler ilişkisine başka bir şeye ihtiyaç duymadan bilinçli yaklaşacağı için sonsuza kadar sürecek.

Ama bir taraftan bakınca modern bireylerin evlenmek için ne ekonomik, ne cinsel, ne de neslin devamı gibi bir sebebi kalmadı. Bu konudaki sosyal baskılar da azaldı. Gelecek nesil neden evlensin ki?

Amerika'da 1920'lerde başlayan kadın hareketi, başlarda evliliği tehlike olarak görmüştü. Onlar da artık modern evliliklerin kadın için sığınak olacağını gördüler. Eşim Amerika'daki kadın hareketinin iki liderinden biridir. Önceden erkekle yarışan kadın hareketleri artık aileyi koruyor. Gelecek evlilikler, iki tarafın da eşit olduğu, iki tarafın da ihtiyaçlarına cevap verebildiği, birbirinin yaralarını sardığı, bilinçli birlikteliklerden oluşacak. Buna 'bilinçli evlilik' diyorum. Evlilikte bugün yaşanan kaosu, Bizans'ın yıkılmasından sonra ortada kalan bilim adamlarının, sanatçıların İtalya'ya gidip Rönesansı başlatma sürecine benzetiyorum. Bir yıkım sonrası yaşanan kaos yeni bir başlangıca sebep olmuştu.

Eşinizle birlikte 1970'lerin sonunda çift terapisi olarak tercüme edilen 'imego'yu geliştirdiniz. Tam olarak nedir imego?

İmego görüntü, temsil anlamına gelen kelimeden geliyor. Bu kelimeyi seçme sebebimiz; insanların ilişkilerini belirleyenin, çocuk ve ebeveyn arasındaki ilişkinin zihinde kalan temsiller olduğunu düşünmemiz. İmego terapisinin en büyük katkısı insanlara eşlerini nasıl seçtiklerini öğretiyor olması. Benim kafamdaki temsil ve görüntüler başka birinin temsil ve görüntüleriyle eşleştiği zaman biz birbirimize aşık oluyoruz.

Bunu fark etmek ne işe yarıyor?

Eşinizin yaptığı bir davranış bilinçaltında bir duyguyu uyandırıyor. İmego hem kişinin hem de eşinin bunun farkına varmasını sağlıyor. Eşlerin empati kurmasını, birbirinin ihtiyaçlarını görmesini sağlıyor. Birbirinin yaralarını sarmasını, birlikte gelişmesini ve büyümesini sağlıyor. Evlilik bizi onurlandıran bir terapidir. İki farklı karakteri köreltmek değil. Farklılıktan ve onların çatışmasından iyi bir ilişki doğurmaktır. Anlayıp çözmektir. O çatışma iki tarafı da büyütüyor.

 

 

Boşananların yüzde 93'ü tekrar evleniyor

Boşanmalar artıyor ama siz bu rakamlara rağmen gelecekte evliliklerin bitmeyeceğini söylüyorsunuz. Size bu öngörüyü yaptıran bilgi nedir?

Doğru, bitmeyecek. Amerika'da boşanan insanların yüzde 93'ü tekrar evleniyor. Evlenenlerin yüzde 76'sı tekrar boşanıyor. Ve o boşananların yüzde 93'ü tekrar evleniyor. Orada önemli olan şey onların evliliği istememesi değil. Evlenmeyi istiyorlar ama sadece o kişiyle evli olmak istemiyorlar. Yeni neslin evlenmesi için sebepler değişiyor ama evlenme isteği değişmiyor. Değişen, evlilik deneyimleme şekli. Ama bunun nasıl olduğu tahmin edilemiyor.

Bu insanlar yürütemedikleri evliliği ısrarla neden istiyor?

(Gülüşmeler) Buna kesin cevabım yok. İlla cevap vermem gerekirse sebebi, sosyal ve ilişki kuran varlıklar olmamızdır. Eskiden var olan tek eşliliğin sebebi çiftleşmek, kadınlar için kaynaklar sağlamak, erkeklerin genlerinin devamıydı. Artık biriyle birlikte olmanın nedeni ekonomik ya da cinsellik değil, birlikte olmak için evleniliyor. Tamamen en temel düzlemde biriyle hayat arkadaşı olmak...

Evlilik, güvenli sığınaktır

Harville Hendrix, boşanma oranlarının artmasını evliliğin bitmesi şeklinde yorumlayanların tersine, evliliğin sığınılacak güvenli bir liman olduğunu gelecek neslin daha iyi anlayacağını düşünüyor ve diyor ki: "İnsan haklarının yayılması gibi, kadınların, zencilerin haklar kazanması gibi, evlilikle ilgili insanların bilinç seviyelerini artırmak, sağlıklı ilişkiler olduğunu hatırlatmak ve bunu nasıl başaracaklarını göstermek istiyorum. Din insanları günahlardan uzaklaştırmak istiyor, evlilik ise iyileştirmek. Çocukluktan kalan yaralarımızı evlilikle iyileştirebiliriz."