Alkol ve uyuşturucu kullanımı gençler arasında yayılıyor. Çevrenin ve arkadaş ortamının bunların kullanılmasında etkisi büyük. Ama televizyon dizilerinin alkol, sigara ve uyuşturucuyu alenileştirmesi en büyük tehlike...

Alkol ve uyuşturucu her geçen gün kişilere ve ailelere acı çektirmeye devam ediyor. Her yıl binlerce insanımız alkol ve uyuşturucudan dolayı hayatını kaybediyor, aileler dağılıyor ve insanlar sürekli suça itiliyor, cinayetler ve trafik kazalarına sebebiyet veriyor. Alkol ve uyuşturucu kullanımı gençler arasında bilhassa büyük şehirlerde gittikçe artıyor. Son yıllarda uyuşturucu tacirleri de çocukları ve gençleri hedef almış durumda. Gencin eğitimi, çevresi ve kişiliği alkol ve madde bağlılığında etkili oluyor. Bu sebeple anne babaların alkol kullanmaktan kaçınmaları ve çocuklarına zararlarını anlatmaları çok önemli. Eve içki içmiş bir şekilde gelen bir baba çocuğundan alkollü içki içmemesini ne kadar etkili bir şekilde isteyebilir? Dinî ve ahlakî değerlerin iyi benimsetilmesi, gençlerin alkol ve uyuşturucudan uzak durmasını sağlıyor. Ailede alkol kullanılmasa da gençler çevre etkisiyle de alkol ve uyuşturucu kullanabiliyor. Buna genç üzerinde etkili olan diğer aile üyelerini model almaları da yol açabiliyor. Özellikle TV dizilerindeki kötü örnekler, gençlerin alkol ve sigara kullanımında etkili olan faktörler arasında. Alkol ve sigara kullanımı adeta ailelerimizde normal karşılanan bir davranışmış gibi gösteriliyor. Bu diğer etkenlerle birleşip genci kötü alışkanlıklara sevk ediyor.

Olumsuz arkadaş ortamı da alkol ve uyuşturucu kullanımında etkili oluyor. Ailelerin ve okul idarecilerinin de tedbir ve kontrol konusunda ihmalleri ile uyuşturucu kullanımının bilhassa büyük şehirlerde ilkokul yaşlarına inmesi çok endişe verici bir durum.

Alkol ve madde bağımlılığı büyük ölçüde çocuk ve gençler arasında erkeklerde görülüyor. Bunda erkeklerin yapısal farklılığı kadar erkeklerle kızların yetiştirilmesindeki farklılıklar da etkili oluyor. Erkek çocuklar daha serbest ve kontrolsüz bırakılıyor. Babaların eve geç gelmesi de buna yol açıyor. Gençler alkol ve uyuşturucunun zararlarını bilse de arkadaşlarının etkisiyle alkol ve uyuşturucu madde kullanımına itilebiliyor. Bu arkadaş grubu tarafından reddedilme endişesi, kurallara baş kaldırma cesareti göstererek grup üyelerini etkileme gibi sebeplere de bağlı olabiliyor. Bu negatif duruma çözüm olarak alternatif arkadaş ortamları hazırlayıp gencin girmesini kolaylaştırmak da gerekiyor. Ergenlik döneminin zorlu geçmesi, ailede yaşanan sorunlar, gencin arkadaş ortamında sevgi ve doyumu aramasına yol açabiliyor. Genç arkadaşlarının teşvikiyle bir iki şişe biradan ne çıkar şeklinde düşünerek içmeye başlayıp bağımlılığa doğru itilebiliyor.

Bira ve likör gibi alkol oranı düşük içeceklerin içilmesi yavaş yavaş fark etmeden bağımlılığa yol açabiliyor. Alkollü içeceklerin ve sigaranın vücut biyokimyasını zamanla bozması sebebiyle bağımlılık yapıcı veya uyuşturucu madde kullanımına yatkınlık da artıyor.

Bireye çocuk yaşta sosyal ilişkiler ve arkadaşlık konusunda gerekli becerilerin uygun ortamlar hazırlanarak kazandırılması, yanlış arkadaş seçimini büyük ölçüde önlemekte. Stresli aile ortamı, ailenin sıkıntılı zamanları, gence yeterli vakit ayıramama, gencin olumsuz arkadaş ortamlarına en çok girdiği riskli dönemler. Aile üyeleri ne kadar stresle başa çıkma becerilerine sahipse yanlış arkadaş ortamlarına o kadar az girip o kadar az madde kullanımına ihtiyaç duyuyorlar.

Yaşanan olumsuz olaylar ve stresler, travma sonrası stres bozukluğu, depresyona yatkınlık gibi ruhsal nedenler de bireyleri sıkıntılarını hafifletmek için alkol ve madde kullanımına itebiliyor. Antidepresanların, uyarıcı ve rahatlatıcı ilaçların rastgele arkadaş tavsiyesi ile kullanılması da daha fazlasına ihtiyaç duyulmasıyla madde kullanımına itebiliyor. Bu gibi konularda uzmanlardan yardım alınması, ilaç tedavisine ihtiyaç varsa doktor kontrolünde olması da bağımlılıkları önlüyor.