Kumandayı elinde gezdirmesi: Televizyon kumandaları, evin içinde sık sık kaybolan eşyaların listesinde. Babanın izlemek istediği program başlamıştır ve yana yakıla kumandayı ararken bir de bakar ki çocuğun elinde. Kızar, kumandayı alır. Ailenin her ferdine özel aynı kumandalardan yapılmayacağına göre babalar daha çok sinirlenecek gibi görünüyor.

Ayakkabısının topuk kısmına basması: Ayakkabısının arka kısmına basan, bağcıklarını bağlamayı bir türlü öğrenemeyen, ayakkabısını kısa sürede eskiten çocuklar babalarını çok kızdırır. Ayakkabılar deforme olunca yenisi alınır alınmasına ama günlerce söylenir.

Babasının parfümünü kullanması: Parfüm, babanın önem verdiği özel eşyalarından. Sakınılan göze çöp batıyor herhalde ki parfüm kısa sürede dibine yaklaşıyor. Nedense çocuk aynı babası gibi kokuyor!

Eve geldiğinde bilgisayar başında olması: Bilgisayarlar elimizin altına iyice yerleşti. Zamane çocuklarının oyuncakları ise masaüstü bilgisayarlar hatta laptoplar, iPadler... Babaların çoğu, çocuğuna bunlardan birini alır ama işten eve dönünce başında görmeye tahammül edemez. Çocuklar derslerini bile bilgisayarda çalışadursun; babalara bunu izah etmek hayli zor. Babaların tek isteği, çocuğunun programlı bir şekilde derslerini çalışıp bilgisayarla boş zamanlarında ilgilenmesi.

Diş macununu ortadan sıkması: Tam ortasından sıkılan ya da kapağı açık bırakılıp kuruyan ve akmayan diş macunları, babaların çocuklara sinirlenme sebeplerinden biri.

Faydalı besinler yerine abur cubur yemesi: Çocukların aç karnına yediği cipsler, şekerler, çikolatalar babaların çıldırtıyor. 'Yemek ye' diye ısrar edilen çocuğun, bir kaşık bile yemek yemeyip çikolatalara saldırması tam çıldırmalık. Böyle bir anda babanın yüz ifadesini görmek pek iyi olmuyor!

Sofrada yemek yerken başka şeylerle ilgilenmesi: Ailecek sofraya oturup birlikte yemek yemek, her babanın itina gösterdiği konuların başında gelir. Sofrada televizyona bakmaktan yemek yiyemeyen çocuk ve çocuğun cep telefonundan gelen tıkır tıkır mesaj sesleri baba için çok rahatsız edici.

Evdeki elektronik eşyaları kurcalaması: Çocukların ara ara kurcaladığı elektronik eşyaların kısa sürede bozulması garip bir şey değil. Diyelim ki bozulmadı; böyle bile olsa babalar kurcalanan eşyanın her an bozulma ihtimalini düşünür. Çocuğunun eşyaları kurcalarken görüp sinirlenmemek mucize gibi!

Giyim kuşamına dikkat etmemesi: Çocuklarının giyimi, saçı, fiziki görünüşü babaların fazla özen gösterdiği konuların başında gelir. Özellikle eve gelince darmadağın, perişan bir halde olurlar. Ne yazık ki, bu perişanlık da babaları üzüyor.

Kapıdan girer girmez kardeşini şikâyet etmesi: Ah şu kardeş kavgaları! Babalar çoğu zaman buna alışmış gibi davranır. Kapıya gelip kardeşini şikâyet eden çocuk, babasını çileden çıkarıyor!

***

 

Çocuğunuzu koşulsuz sevin, davranışlarını kısıtlamayın

Psikolog Ayşe Özden, çocukların bu davranışlarının gelişim sürecindeki normal davranışlar olduğunu ifade ediyor. Özden'e göre; çocuk söz konusu gelişim sürecinde kendini keşfetmeyi, bireyselleşmeyi, bağımsızlaşmayı ve hayat içindeki konumunu belirlemeyi ister. Kendisine bu konularda fırsat verilmediği takdirde aykırı davranır. Özden, böyle durumlarda çocuğun davranışının normal olup babanın agresif davranışının normal olmadığını belirtiyor. Baba, çocuğunu kısıtladığında özgüveninin gelişimine engel oluyor. Özden'in babalara tavsiyeleri şöyle:

Çocuğunuzu koşulsuz sevin, gelişim sürecinde hayatı keşfetmesine izin verin. Kendisi için tehlikeli olmayan şeylerde sınır koymayın; tehlikeli olanlarda ise ikna edin.

Bu içerik alıntıdır.
Yazar: TÜRKAN UYMAZ
Kaynak: Zaman