ÖSS ile LGS yaklaştıkça ailelerin ve öğrencilerin kaygısı artıyor. Aileler çocuklarının daha çok çalışmasını, daha fazla soru çözmesini istiyor.

 

Hatta bazı aileler bu konuda çocuklarına dayatma yapıyor. Aileler, başarıya çok çalışmakla ulaşılacağını zannettikleri için, öğrencileri sürekli soru çözmeye teşvik ediyor; hatta soru çözmesi için onları zorluyor. Öğrenciler okulda veya dershanede ders sırasında bile, öğretmeni dinlemek yerine, ailelerinin koyduğu hedefe ulaşmak için soru çözmeye çalışıyor. Oysa bu şekilde çalışarak öğrencinin başarıya ulaşması çok zordur.

 

Her işin bir uzmanlığı vardır. Bir otomobil tamircisinden, açık kalp ameliyatı yapmasını isteyemezsiniz. Eğitim konusunda strateji belirlemek, uzmanlık gerektirir. Öyleyse bir öğrencinin günde ne kadar soru çözmesi gerektiğine aile tek başına karar vermemelidir. Bu konuda öğrenciyi başka öğrencilerle kıyaslamamalıdır. Öğrenciye kendi doğrularını dayatmamalıdır. Sınavlara hazırlanan öğrenciler için sabit bir çalışma planı yoktur. Nasıl, hastalıklar için hazır reçeteler yoksa, doktorlar her hastaya göre ayrı ayrı reçeteler yazıyorsa, öğrencilerin çözeceği soru sayısı için de belirli bir rakam yoktur. Çünkü öğrencilerin ihtiyaçları farklı farklıdır. Her öğrencinin altyapısı, öğrenme hızı, algılama potansiyeli aynı değildir. Bu nedenlerle öğrencilerin çalışma programları öğrenciyle ilgisi olan bütün tarafların bir araya gelmesiyle hazırlanmalıdır. Öğrencinin sınavlara hazırlık adına günde ne kadar soru çözmesi gerektiğine özellikle rehber öğretmen, öğrenci ve aile bir araya gelerek karar vermelidir.

 

Önemli olan çok çalışmak değil, verimli çalışmaktır. Sürekli olarak aynı türden yüzlerce soruyu çözmenin öğrenciye pek faydası yoktur. Öğrencinin çok soru çözmesi sadece rakamsal anlamda öğrenciyi ve aileyi tatmin edebilir. Ancak başarıya nitelikli bir çalışmayla ulaşılır. Bunun için öğrencinin çözdüğü her sorudan bir şey öğrenmesi gerekir. Aile, bu gerçeği göz ardı ederse, çocuğunu boşu boşuna zorlar, onu gereksiz yere strese sokar. Öğrenci, sosyal ihtiyaçları için kullanabileceği zamanı gereksiz yere soru çözmekle harcar.

 

 

Verimli bir soru çözme eylemi nasıl gerçekleşir?

 

·          Günlük çözülmesi gereken soru sayısı tespit edilmelidir.

 

·          Soru çözülecek nitelikli kaynaklar tespit edilmelidir.

 

·          Hangi konudan soru çözülecekse önce o konu okul veya dershane dokümanlarından tekrar edilmelidir.

 

·          Okulda veya dershanede henüz ders işlenmemiş konulardan soru çözülmemelidir.

 

·          Sorular için süre belirlenmelidir.

 

·          Sorular belirlenen süre içinde çözülmeye çalışılmalıdır, bu yapılırken çalışmaya ara verilmemelidir.

 

·          Belirlenen sorular bitirilmeden soruların cevaplarına bakılmamalı, cevap anahtarı kontrol edilmemelidir.

 

·          Test bittikten sonra cevaplara bakılmalı ve  mutlaka bir değerlendirme yapılmalıdır.

 

·          Yapılamayan sorular öğretmenlere mutlaka sorulmalı ve cevabı alınmalıdır. Yapılamayan soruların araştırılmadığı testlerin öğrenciye katkısı olmayacaktır.

 

·          Test çözerken bir sayısal, bir sözel test çözülmesi daha öğreticidir.

 

·          Bir test bitirildikten sonra, diğer teste geçilmeden önce dinlenmek için ara verilebilir. Ancak deneme sınavı çözülüyorsa sınavın sonuna kadar ara vermemek gerekir.