Her anne baba okulda çocuğunun başarılı olmasını ister. Okul başarısında eğitim sistemi, okul, müfredat, öğretmen gibi faktörlerin yanında çocuğun kapasitesi, istekli oluşu ve çalışmasının da etkisi var.

Bunun yanı sıra bu konuda anne babaya düşen görevleri de göz ardı etmemek gerek. Onlar çocuğun derslerini ne kadar iyi takip eder, aşırı koruyucu olmadan iyi bir diyalog içinde olur, okul idaresi ve öğretmenlerle de iyi ilişki içinde olursa çocuk da o derece başarılı olacaktır.

Örnek olarak 1. sınıf öğrencisini ele alalım. 1. sınıf, çocuğun eğitim hayatının en önemli dönemlerinden biridir. Bu dönemde öğretmenle diğer sınıflara göre daha sık görüşülmesi gerekir. Çocuğun ödevlerini günü gününe yaptırmak, okuma yazmasındaki gelişmeyi takip etmek, okumayı söktüyse öğretmenle irtibatlı olarak çalışmaları sürdürmek başarıyı artırır ve eğitim hayatına iyi bir temel oluşturur. Fiş ezberlemeleri, heceleme ve sayı kavramları ve basit işlemlerde arkadaşlarından çok geride olan çocuklarda öğrenme veya özel öğrenme güçlüğü olabilir. Erken tedbir ve uzman teşhisi ve tedavisi gerekir. Yarıyıl tatili ile birlikte karnelerin verilmesine az kalan bu günlerde alacağınız bazı tedbirler çocuklarınız için yeni bir başlangıç yerine geçip ara tatilde eksiklerini tamamlamasına da yardımcı olabilir.

Çocuğunuzun birinci dönem veli toplantısına gitmedinizse öğretmenleriyle bire bir görüşmeye önem verin. Sözlü ve yazılı notlarını çocuğunuzdan ve öğretmenlerinden ara karne olarak almadıysanız bunun için acele edin. Bütün yazılı, sözlü ve test sonuçlarını önce öğrencinin kendisinden almak ve öğretmenlerin verdiği sonuçlarla kontrol etmek yararlıdır. Bu çocuğun kendisini yeniden düzenlemesine yardımcı olur. Bunu çocuğu suçlamadan ve sorunları dinlemeye hazır olduğunuzu göstererek yapın. Suçluluk duygusu kaygınızı artırır ve çocuğunuza karşı paylaşımcı değil, gergin bir tutum takınmanıza yol açar. Önce kendinizi anlamaya çalışın ve eksiklerinizi tamamlamaya gayret edin. Aynı şekilde eğer çocuğun başarılarını takdir eden bir tutum içinde olursanız eksiklerini tamamlamaya daha istekli olacaktır.

Çocuğun başarısına engel olabilecek bazı sebepler

Çocuğun öğrenme güçlüğü içersinde olması: Öğrenme güçlüğü derecesi tespit edildikten sonra kısmen veya tamamen tedavi edilebilecek bir problemdir. Çocuğun organik sağlık sorunlarının olması: Çocuklar hastalıklarını büyükler kadar belli etmeyebilirler. Çok ciddi hastalıklarda bile bazı çocuklar zaman zaman canlı ve enerjik görülebilirler. Bu da anne babayı yanıltabilir. Bununla beraber hastalık çocuğun dikkat ve ilgisini olumsuz şekilde etkiler. Hastalığın tedavi edilmesi önemlidir. Sağlıklı çocuk öğrenmekten zevk alır.

Çocuğun öğretmeni ile iletişim sorununun olması: Çocuğunuz öğretmeninden istediği ilgi ve takdiri göremeyebilir. Bazı duygusal çocuklar öğretmenin kendisine ve diğer arkadaşlarına verdiği cezalardan etkilenebilir. Bu gibi sebepler olup olmadığını dikkatli bir anne baba çocuğu dinleyerek anlayabilir ve öğretmenle iyi bir diyalog içinde bu tür sorunlar çözülebilir.

Çocuğun arkadaşları ile bazı sorunları olması: Arkadaşlık okulda çocuğun uyumunu olumlu-olumsuz etkileyen en önemli nedenlerdendir. Çocuğun okulda neler yaptığını gün sonunda dinleyen, bilhassa ilköğretimde okula belli aralıklarla giden, çocuğun arkadaşları ve aileleri ile tanışan, karşılıklı ziyaretlerde bulunan anne babalar bu sorunları daha yakından anlayabilir, çözümüne yardımcı olabilir. Çocuğun kişiliğinde görülebilecek bazı sorunlar da arkadaş ilişkileri içinde ortaya çıkıp iyi bir iletişim ve eğitimle çözülebilir.

Ruhsal problemler başarıyı etkiler

Çocuğun kaygıları, geçirdiği korkular, üzücü olaylar kişiliğini olduğu kadar dikkat, ilgi ve öğrenmesini, dolayısıyla ders başarısını da etkilemektedir. Ruhsal problemlerin aşırı veya sürekli olması durumunda uzman desteği gerekir. Küçük sorunlar anne baba, aile desteği ile kolaylıkla aşılabilir. Aşırı stresli ortam ve olumsuz anne baba tutumları, kardeşlerle ve diğer aile üyeleri ile sorunlar da ders başarısızlığının en önemli nedenleri arasındadır. Çocuğu bir yandan baskıya varmadan yeterli disiplin içinde eğitmek, bir yandan da ailedeki stres ortamını azaltmaya çalışmak çocuğun öğrenmekten zevk almasını sağlayacaktır. Çocuğun stresle başa çıkmayı öğrenmesi önemlidir. Bunun için beslenme, uyku, doğru nefes alma gibi temel alışkanlıklarına önem vermek gerekir. Çocuğun hayatta bir gayesinin olması da derslere ilgisini ve başarısını artırır. Başarısızlık durumunda çocuğun ileride yapabilecekleri hakkında konuşmak daha çok da dinlemek ve şimdi gayret ettiği, istemediği halde çalıştığı takdirde neler elde edebileceğini, gayret etmezse de neler kaçırabileceğini kendisinin görmesine yardımcı olmak gerekir. Nasihat etmekten çok düşünmesine ve problem çözme becerisinin gelişmesine yardımcı olmak daha olumlu sonuç vermektedir.